English Turkish
THE CLOTH : English Turkish
papazlık, rahipler
THE CLOUDS ARE BREAKING : English Turkish
ulutlar dağılıyor
THE COAST IS CLEAR : English Turkish
kıyı temiz, herhangi bir tehlike yok, halihazırda tehlikeli bir durum yok
THE COERCIVE ACTS : English Turkish
zorlayıcı yasalar, Boston Çay Partisi'ne ceza olarak 1774'te İngilizlerce Amerikan kolonistlere dayatılan üç yasa (ayrıca Kabul Edilemez Yasalar olarak bilinen)
THE COLOR PURPLE : English Turkish
mor renk, Alice Walker tarafından yazılan roman; Alice Walker'ın romanına dayanan ve Steven Spielberg tarafından yönetilen 1985 yapımı film (başrollerinde Whoopi Goldberg, Danny Glover ve Oprah Winfrey'in oynadığı)
THE COMING OF THE MESSIAH : English Turkish
Mesih'in gelişi, Armagedon, Kıyamet, dünyanın son günleri, ölülerin tekrar doğuşu, ölümün/ölülerin yükelişi
THE COMMAND ECHELON : English Turkish
komutanların rütbesi, iş başında olanların seviyesi
THE COMMERCIAL WORLD : English Turkish
n. ticaret dünyası
THE COMMISSION FEE IS : English Turkish
komisyon ücreti
THE COMMISSION IS INCLUDED : English Turkish
komisyon dahil edilmiştir
THE COMMON HERD : English Turkish
sıradan halk topluluğu, ortak topluluk, genel topluluk, kitleler, sıradan insanlar, halk, avam, ayaktakımı, halk tabakası, topluluk
THE COMMON PEOPLE : English Turkish
n. avam
THE COMMONS : English Turkish
n. avam kamarası, avam kamarası binası
THE COMMUNITY : English Turkish
n. ahali, halk, toplum, devlet
THE COMPANIES REGISTER : English Turkish
şirketler listesi, şirket sicillerinin kaydedildiği şirketler listesi
THE COMPANY : English Turkish
Şirket, (Argo) CIA, Amerikan Merkezi Haberalma teşkilatı
THE COMPANY`S RECORDS : English Turkish
şirket kayıtları, bir şirketin resmi dökümanlarıy, bir şirketin resmi bildirileri ve tüzük yönetmeliğkleri
THE COMPLETE HALACHOT : English Turkish
tam Halachot (Yahudilerin tüm hukuk ve gelenekleri), Yahudiler'in risaleler tarafından düzenlenmiş yasaları
THE CONCERNED PARTIES : English Turkish
ilgili taraflar, konu ile ilişkili taraflar
THE CONCLUSION IS : English Turkish
sonuç
, sonuç şudur, netice
dur
THE CONQUEROR : English Turkish
n. kral william
THE CONTINENT : English Turkish
Kıta, kıta Avrupası, Avrupa anakarası
THE CONTRACTS LAW : English Turkish
şözleşme yasası, sözleşmelerin imzalanmasını uygulanmasını ve sonlandırılmasını düzenleyen yasa
THE COOPERATIVES REGISTRAR : English Turkish
kooperatiflerin sicil kurumu, kooperatiflere lisans verilmesi ile ilgilenen resmi kurum
THE CORNER-STONE WAS LAID : English Turkish
köşe taşı yerine yerleştirildi, köşe taşı dikildi, başlatıldı, birşeyler açıldı, temeller atıldı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani