Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TOOLBAR : English Turkish

n. genellikle bir uygulama penceresinin üst kısmında yer alan ve uygulama araçlarını çalıştıran butonlar içeren satır (Bilgisayar)

TOOLBOX : English Turkish

n. alet kutusu, aletlerin konulduğu kutu

TOOLCHEST : English Turkish

n. alet kutusu, aletlerin konulduğu sandık

TOOLHOLDER : English Turkish

n. alet tutucu, aletleri tutmak ve koymak için cihaz veya yapı

TOOLHOUSE : English Turkish

n. alet kulübesi, atölye, aletler için depolama kulübesi

TOOLING : English Turkish

n. keski ile işleme (taş), alet ile işleme, süslemeler (deri vb.)

TOOLKIT : English Turkish

n. program geliştirme aletleri seti, özel bir cihazın programlanması için veya yeni bir yöntemle programlamak için bir temel olarak kullanılan prosedürler ve programlar (Bilgisayar)

TOOLMAKER : English Turkish

n. alet yapıcı, araç yapıcı, aletler yaratan veya araçlar icat eden kimse

TOOLMAKING : English Turkish

n. alet/araç yapımı, aletlerin icadı veya yaratılması

TOOLROOM : English Turkish

n. alet odası, aletlerin konulduğu veya üretildiği oda

TOOLSET : English Turkish

n. alet seti, araçlar seti

TOOLSHED : English Turkish

n. alet kulübesi, aletler için bir saklama ve depolama işlevi gören küçük bina

TOOLTIP : English Turkish

n. fare belirli bir satırın üzerine getirildiğinde ilave seçenekler veya bilgi içeren pat diye açılan pencere (Bilgisayar)

TOONIE : English Turkish

n. iki dolarlık Kanada madeni parası

TOOT : English Turkish

n. korna sesi, boru sesi

TOOT : English Turkish

v. korna çalmak, boru çalmak

TOOTER : English Turkish

n. ıslık çalan kimse, kaz sesi çıkaran kimse, klakson çalan kimse

TOOTH : English Turkish

v. diş açmak, dişlemek, pütürlü yapmak (kumaş vb), dişleri birbirine geçmek

TOOTH : English Turkish

n. diş, pütür, tırtık, sert yüzey (kâğıt vb.), damak zevki, sevme (yemek)

TOOTH AND NAIL : English Turkish

diş ve tırnak, her şekilde, elbette, şüphesiz

TOOTH BRUSH : English Turkish

diş fırçası, bir kimsenin dişlerini temizlemesi için saplı küçük fırça

TOOTH DECAY : English Turkish

n. çürük, diş çürüğü

TOOTH EXTRACTION : English Turkish

diş çekme, bir dişin diş etinden alınması

TOOTH FOR A TOOTH : English Turkish

dişe diş, en az yara/zarar kadar ciddi ceza veya karşılık

TOOTH PASTE : English Turkish

diş macunu, dişleri fırçalamak için macun veya toz