English Turkish
TURN THE SCALE : English Turkish
sonucu etkilemek, sonucu belirlemek
TURN THE SCALE AT : English Turkish
v. gelmek (ağırlık), çekmek (ağırlık)
TURN THE SCALE AT 100 KILOS : English Turkish
v. yüz kilo gelmek
TURN THE TABLES : English Turkish
üyük bir değişikliğe sebep olmak, zorlayıcı bir şekilde durumu değiştirmek
TURN THE TIDE : English Turkish
üyük bir değişikliğe sebep olmak, zorlayıcı bir şekilde durumu değiştirmek
TURN THUMBS DOWN ON : English Turkish
kabul etmemek, reddetmek
TURN THUMBS UP ON : English Turkish
kabul etmek
TURN TO : English Turkish
dönüşmek, değişmek, başlamak, koyulmak, başvurmak, danışmak, sığınmak, gitmek (yardım için), uzatmak, dönüştürmek, çevirmek
TURN TO ACCOUNT : English Turkish
kullanmak, yararlanmak
TURN TO BAY : English Turkish
yerinden çıkmak (av)
TURN TO DUST : English Turkish
kemik kalıntılarına dönüşmek, ölmek, bu dünyadan göçüp gitmek
TURN TO GOOD PURPOSE : English Turkish
n. fayda sağlamak, yararı dokunmak, iyi sonuçlanmak
TURN TO ONE'S DISADVANTAGE : English Turkish
v. aleyhine dönmek
TURN TO ONE'S HEELS : English Turkish
irisinin adımlarının üzerinden gitmek, izlerini takip etmek, geldiği yoldan geri dönmek
TURN TO THE LEFT : English Turkish
sola dönmek, sol tarafındaki istikamete dönmek
TURN TO THE RIGHT : English Turkish
sağa dönmek, sağ tarafındaki istikamete dönmek
TURN TRAITOR : English Turkish
v. vatana ihanet etmek
TURN TURTLE : English Turkish
ters dönmek, alabora olmak, devrilmek
TURN UNDER : English Turkish
v. altüst etmek, altını üstüne getirmek
TURN UP : English Turkish
kaldırmak, yukarı tutmak, bulmak, düzünü çevirmek, açmak, bakmak (kitap), sıvamak, kusturmak, vazgeçmek, dönmek, ortaya çıkmak, çıkagelmek, bulunmak (eşya), sapmak
TURN UP ONE'S NOSE : English Turkish
urun kıvırmak, beğenmemek
TURN UP ONE'S TOE : English Turkish
nalları dikmek
TURN UP ONE'S TOES TO THE DAISIES : English Turkish
ayak parmaklarını papatyalara doğru kaldırmak, ölmek, bu dünyadan göçüp gitmek (Argo)
TURN UP TRUMPS : English Turkish
iyi sonuçlanmak, şansı olmak
TURN UPON : English Turkish
saldırmak, bağlı olmak, aleyhine dönmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani