Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
WAY OF LIFE : English Turkish

yaşam tarzı, yaşayış tarzı, yaşantı şekli

WAY OF LIVING : English Turkish

yaşam tarzı

WAY OF TALKING : English Turkish

konuşma tarzı, konuşma şekli, konuşma biçimi

WAY OF THE WORLD : English Turkish

dünya düzeni, dünya adabı, dünyanın çalışma düzeni

WAY OF THINKING : English Turkish

düşünce tarzı

WAY OUT : English Turkish

çıkış yolu

WAY OUT OF HIS LEAGUE : English Turkish

ona çok fazla, onu aşan bir şey, onun boyunu aşan nitelikte, üstesinden gelmek için çok zorlanacak

WAY OVER MY HEAD : English Turkish

oyumu aşar, anlayışımın ötesinde; benim için çok zor; üstesinden gelmek için bana çok fazla

WAY POINT : English Turkish

yol noktası, ara nokta (iki ana nokta arasındaki nokta), ara durak (iki ana istasyon arasındaki istasyon, iki ana durak arasındaki durak)

WAY STATION : English Turkish

ara istasyon

WAY TO GO : English Turkish

tebrikler!, aferin!, bravo!, yürü be!

WAY TRAIN : English Turkish

n. her istasyonda duran tren

WAYBILL : English Turkish

n. irsaliye, yolcu listesi, gönderi listesi, manifesto

WAYBREAD : English Turkish

n. avlu sinir otu (Botanik)

WAYFARER : English Turkish

n. yaya yolcu

WAYFARING : English Turkish

adj. yaya yolculuk eden

WAYGOING : English Turkish

n. (İskoçça) ayrılma, ayrılma işi

WAYLAY : English Turkish

v. pusuya yatmak, pusu kurmak

WAYLAYER : English Turkish

n. pusucu, pusuya düşüren, pusuda bekleyen; hırsız

WAYLEAVE : English Turkish

n. geçiş hakkı, başka bir özel arazi üzerinden geçme hakkı (Hukuk)

WAYNE : English Turkish

n. bir erkek ismi; bir soyadı; Anthony Wayne "Deli Anthony" (
1796), Amerikalı asker, Bağımsızlık Savaşı generali; John Wayne (
1979), "Dük" olarak tanınan ve western filmlerindeki rolleri ile tanınan Amerikalı sinema oyuncusu

WAYNE GRETZKY : English Turkish

n. (1961 doğumlu) tüm zamanların en büyük önde gelen skorer hokey oyuncularından biri olarak kabul edilen Kanadalı hokey oyuncusu

WAYS AND MEANS : English Turkish

yollar ve yöntemler

WAYS AND MEANS COMMITTEE : English Turkish

n. yollar ve araçlar komitesi, ABD Temsilciler Meclisi'nin geliri yükseltecek tüm yasa tasarılarıyla ilgili olarak bu Meclis'e tavsiyelerde bulunan daimi komitesi

WAYSIDE : English Turkish

n. yol kenarı