Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

PRÉFÉRENCE : French Turkish

[la] yeğ tutma, yeğleme, tercih

PRÉFÉRENTIEL : French Turkish

tercihli

PRÉFÉRER : French Turkish

yeğ tutmak, yeğlemek, tercih etmek

PRÉFÉRÉ : French Turkish

yeğ tutulan, üstün tutulan

PRÉHENSION : French Turkish

[la] tutma, yakalama

PRÉHISTOIRE : French Turkish

[la] tarihöncesi, prehistorya

PRÉHISTORIQUE : French Turkish

tarihöncesi, prehistorik

PRÉJUDICE : French Turkish

[le] zarar, ziyan

PRÉJUDICE DE : French Turkish

zararına, aleyhine

PRÉJUDICIABLE : French Turkish

zarar verici, zararlı

PRÉJUGER : French Turkish

"peşin yargıya varmak; (yargıç) kanısını sezdirmek, ihsası rey etmek"

PRÉJUGÉ : French Turkish

"[le] önyargı, peşin hüküm; boş inan, batıl itikat "

PRÉLAT : French Turkish

[le] yüksek aşamalı papaz

PRÉLEVER : French Turkish

almak

PRÉLEVER (SUR) : French Turkish

(para) kesmek, almak

PRÉLIMINAIRE : French Turkish

ilk, ön, hazırlayıcı, giriş niteliğinde

PRÉLIMINAIRES : French Turkish

[le] hazırlık, hazırlıklar

PRÉLUDE : French Turkish

[le] peşrev, prelüd

PRÉLÈVEMENT : French Turkish

"[le] çıkarma, parça alma; örnek, alınan parça "

PRÉMATURÉ : French Turkish

"prematüre, erken doğmuş; zamansız, mevsimsiz"

PRÉMATURÉMENT : French Turkish

mevsimsiz, vakitsiz, erken

PRÉMICES : French Turkish

"[la] ilk ürünler; başlangıç"

PRÉMISSE : French Turkish

[la] mant. öncül

PRÉMOLAIRE : French Turkish

[la] azıdişi

PRÉMONITION : French Turkish

[la] içine doğma, önsezi