Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

EINREISE : German Turkish

n {'aynrayzı} e giriş

EINREISEN : German Turkish

{'aynrayzın} (bir ülkeye) girmek

EINREISSEN : German Turkish

" {'aynraysın} yırtmak; yırtılmak."

EINRICHTEN : German Turkish

" {'aynrihtın} döşemek donatmak; kurmak, tesis etmek; düzenlemek."

EINRICHTUNG : German Turkish

" en {'aynrihtung} e donatım; mobilya; kuruluş."

EINS : German Turkish

{ayns} bir

EINSALZEN : German Turkish

{'aynzaltsın} tuzlamak

EINSAM : German Turkish

" {'aynza:m} yalnız, tek başına; ıssız."

EINSAMKEIT : German Turkish

{'aynza:mkayt} e yalnızlık

EINSAMMELN : German Turkish

{'aynzamıln} toparlamak

EINSCHALTEN : German Turkish

{'aynşetsın} tahmin efmek kestirmek

EINSCHENKEN : German Turkish

{'aynşikın} gemiye yüklemek, gemiye bindirmek

EINSCHICKEN : German Turkish

{'aynşenkın} (bardağa) boşaltmak, koymak

EINSCHIEBEN : German Turkish

{'aynşi:bın} içine sokmak

EINSCHLAFEN : German Turkish

{'aynşla:fın} uykuya dalmak

EINSCHLAG : German Turkish

"
.e {'aynşla:k} r vuruş; paket kâğıdı."

EINSCHLAGEN : German Turkish

" {'aynşlagın} (çivi) çakmak; (yol) tutmak, izlemek; kırmak; vurmak."

EINSCHLAGSLAKEN : German Turkish

-{'aynşla:ksla:kın} r,s nevresim, yorgan kılıfı

EINSCHLEICHEN : German Turkish

{'aynşlayhın} de. gizlice sokulmak

EINSCHLIESSEN : German Turkish

" {'aynlşlı:sın} kilitlemek; kapatmak; içermek, kapsamak."

EINSCHLIESSLICH : German Turkish

{'aynşli:slih} içinde olmak üzere, içine almak üzere

EINSCHNITT : German Turkish

{'aynşnit} r kesik, yarık

EINSCHREIBEBRIEF : German Turkish

e {'aynşraybıbri:f} r taahhütlü mektup

EINSCHREIBEN : German Turkish

{'aynşraybın} kaydetmek, geçirmek (defter vs.)

EINSCHREIBEN, : German Turkish

-{`aynşraybın} s taahhütlü mektup