Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
VERWARNEN : German Turkish

uyarmak, ihtarda bulunmak

ZOOLOGE : German Turkish

[der] zoolog, hayvanbilimci

ZOOLOGIE : German Turkish

[die] zooloji, hayvanbilim

ZOOLOGISCH : German Turkish

zoolojik

ZOPF : German Turkish

[der] saç örgüsü, belik

ZORN : German Turkish

[der] öfke, kızgınlık, hiddet

ZORNIG : German Turkish

öfkeli, kızgın, hiddetli

ZOTE : German Turkish

[die] müstehcen söz, açık saçık fıkra

ZU : German Turkish

"
e,
a,
ye,
ya;
de,
da; için, amacıyla; fazla, çok; kapalı"

ZU ABEND ESSEN : German Turkish

akşam yemeği yemek

ZU ANFANG : German Turkish

aşlangıçta

ZU BEFEHL! : German Turkish

emredersiniz, baş üstüne

ZU BEGINN : German Turkish

aşlangıçta

ZU BESUCH : German Turkish

konuk olarak, misafir olarak

ZU BETT BRINGEN : German Turkish

yatırmak

ZU BETT GEHEN : German Turkish

yatmak

ZU EHREN VON : German Turkish

şerefine

ZU ETW AUFGELEGT SEIN : German Turkish

istekli olmak, hevesli olmak

ZU ETW BEREIT SEIN : German Turkish

ir şey için hazır olmak

ZU ETW BERUFEN SEIN : German Turkish

doğuştan yetenekli olmak¡

ZU ETW GREIFEN : German Turkish

aşvurmak

ZU FUß : German Turkish

yaya(n)

ZU GEGEBENER ZEIT : German Turkish

az zaman önce

ZU HABEN SEIN : German Turkish

elde edilebilir olmak

ZU HAUSE : German Turkish

evde