Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

PROBABEL : German Turkish

muhtemel, melhuz, olasi; akla yakin Silismus m ihtimaliye, olasicilik, probabilizm

PROBAT : German Turkish

asan ile denenmis; mücerrep; cok iyi; mükemmel

l. (Versuch) deneme, tecrübe
(Muster) numune, örnek, esantiyon, mostra
(Prüfung) imtihan
(An2) prova
(Konzert) prova, repetisyon
math. mizan, sa^lama
(Kost0) tadimlik; e-e ^ seines Muts ablegen cesaretinin delilinj vermek; die
^ machen (math.) mizan etm.; auf ^ kaufen muhayyer almak; auf die ^ stellen de-nemeye tabi tutmak; denemek, tecrübe eim.\\j-n auf e-e harte ^ stellen b-ni siki bir imtihandan gecirmek
abzug m typ. tashih kägidi; prova
arbeit / yoklama
bestellung /deneme siparisi "druck m deneme baskisi
entnähme/ sondaj
fahrt / tecrübe seferi
niobilmachung / seferber-lik tecrübesi °n prova yapmak
nummer /numunelik nüsha; örnek sayi
schuß m tecrübe atlmi
Sendung /;
stück n numunelik, göstermelik, örneklik, esantiyon, mostralik
stoß m Bill. akito ^weise deneme suretiyle
zeit/ tecrübe müddeti; deneme süresi

PROBIEREN : German Turkish

l. denemek, tecrübe etm.
(Speisen) tadina bak-mak
(Anzug) prova yapmak; Man kann es doch einmal ^1 Tecrübeyi göge cekmcdiler yal ^ geht über Studieren. Spr. Deney tahsilden üstündür. Amelsiz alim yemissiz a^a

PROBLEM : German Turkish

n l. mesele, problem, dava
(Rätsel) muamma
(Schwierigkeit) güclük, müskül; /st das auch ein
~? (iron.) Bu da mesele mi sanki? Das ist ein akutes ^ geworden. Bu, günün meselesi oldu.
atik / güclük Qatisch l. phil. ihtimalt, belkili
süpheli, Problematik, meskük

PRODUKT : German Turkish

n l. (Erzeugnis) mahsul, ürün
math. häsili zarp; carpim
(Ergebnis) netice, sonuc
en.börse / emtia borsasi
en.handel m toprak mahsulleri ticareti

PRODUKTION : German Turkish

l. istihsal, üretim, prodüksiyon, yetistirme
(konkret) istihsaiät, mamulät, ürüt
s.gemeinschaft / istihsal kooperatifi
s.kosten pl. istihsal masraflan
s.leiter m l. istihsal sefi
(Film) prodüksiyon sefi

PRODUKTIV : German Turkish

l. mübdi, yaratici; karihasi geni§
(ergiebig) verimli, randimanli, prodüktif, mahsuldar
(Schriftsteller) velut;
es Suffix (im Türk.) gr. isiek ek 9ität/ l. (schöpferische Leistung) yaraticilik
(Ergiebigkeit) pro-düktivite, hasilat, randiman
(künstlerische) veludi-yet

PRODUZENT : German Turkish

m müstahsil, prodüktör, fabrikatör, üretici, yetistirici; mus.a. yapimci ^ieren l. istihsal etm., üret-mek, yetistirmek, vücude getirmek
(zeigen) göstermek, ibraz etm.; sich ~ marifetini göstermek; pej. gösteris yapmak

PROF : German Turkish

Professor

PROFAN : German Turkish

cismant, dünyevt, diskutsal, profan 2ieren bsin kutsiyetini bozmak

PROFESSION : German Turkish

z.va. mesiek, sanat "al m (Sport) profesyonel
alismus m (Sport) profesyonellik

PROFESSOR : German Turkish

m profesör
ur / profesörlük

PROFI : German Turkish

m (Sport) profesyonel
lager n: ins ^ überwechseln (Sport) profesyonellesmek
turn n profesyonellik

PROFIL : German Turkish

allg. profil, yanay
techn. (Lade0) gabari
(e-s Autoreifens) tirtil; Köpfe im ~ profil baslar
eisen n techn. profil demiri °ieren l.cehrenin profilini yapmak
(Gebäude usw.) dikine kesit yapmak 2iert profilii, keskin, karakteristik

PROFIT : German Turkish

m l. kär, kazanc, istifade, menfaat, fayda
(müheloser) V: lüp, avanta; e-n ^ bei et. herausschlagen F bir avanta cikarmak 9abel z.va. kärli, kazancli
gier / kär hirsi Qgierig faydaci; lüpe bayilir; lüpcü °ieren faydalan-mak, sebeplenmek, kär etm., istifade etm.
macher m pej. lüpcü, bedavaci; V: belesci

PROFORMARECHNUNG : German Turkish

H proforma

PROFUND : German Turkish

derin, esasli; mit
em Wissen yedituläsi olan; genis bilgili;
e Kenntnisse derin malumat

PROGNOSE : German Turkish

l.prognoz, inzar
med. pronostik

PROGRAMM : German Turkish

n l. program
(Prospekt) prospektüs
Th.a. repertuvar; ein ~ aufstellen bir program tanz im etm. Dos stand nicht auf unserem ^. F Böyle bir niyetimiz yoktu. 9atisch programatik, programli
heft n Th. program dergisi 2mäßig programli; program mucibince; ^ entwickeln programla(stir)mak
musik / programli müzlk
rede/program-nutuk

PROGRESSION : German Turkish

math. dizi; silsilei alelvilä; fallende ^ eksilen dizi 2iv l. tedrict
med. müterakki, fenalasan;
e Assimilation ling. ileriek benzesme;
e Besteuerung müte-zayit (od. müterakki) vergi

PROGYMNASIUM : German Turkish

n orta okul

PROHIBITION : German Turkish

l. memnuiyet, yasak
spez. icki yasagi 91v nefyedici, meneden, prohibitif

PROJEKT : German Turkish

n proje, tasan, taslak, plan, niyet Sieren projesini yapmak; tasarlamak; tasavvur etm., pergellemek
il n gülle, mermi, roket, projektil

PROJEKTION : German Turkish

projeksiyon, izdüsüm, irtisam
s.apparat m projeksiyon aleti; sinema makinesi; projektör, diyaskop
s.ebene / irtisam müstevisi; izdüsüm düzlemi
s.gerät n s.
s.apparat.
s.schimi m beyaz perde; ekran

German Turkish