Ottoman Turkish
KUDAM : Ottoman Turkish
f. Hangisi? Hangileri? (mânasına sorudur)
KUDAR : Ottoman Turkish
Büyük yılan. * Aşçı, tabbah. Deve boğazlayıcı, deve kasabı
KUDAS : Ottoman Turkish
Gümüş boncuk
KUDAT : Ottoman Turkish
(Kadı. C.) Kadılar. Şeriat kanunlarıyla hâkimlik edenler
KUDDAM : Ottoman Turkish
Ön taraf. İleri taraf
KUDDAMÎ : Ottoman Turkish
Ön
KUDDİSE : Ottoman Turkish
"""Mübarek, kudsi ve mukaddes olsun."" anlamına gelen bir kelimedir."
KUDDİSE SIRRUHU : Ottoman Turkish
"""Sırrı ve hakikatı muazzez ve müşerref olsun"" meâlinde bir hürmet ifadesidir.(S- Sahabe-i Kiram Hazeratına Radıyallahu Anh denildiğine binaen, başkalara da bu mânada söylemek muvafık mıdır?Elcevap: Evet, denilir. Çünkü Resul-i Ekrem'in bir şiarı olan Aleyhissalâtü Vesselâm kelâmı gibi Radıyallahu Anh terkibi, sahabeye mahsus bir şiar değil, belki sahabe gibi Veraset-i Nübüvvet denilen Velâyet-i Kübrada bulunan ve makam-ı rızaya yetişen Eimme-i Erbaa, Şâh-ı Geylâni, İmam-ı Rabbani, İmam-ı Gazali gibi zatlara denilmeli. Fakat örf-ü ulemada Sahabeye, Radıyallahu Anh; Tâbiin ve Tebe-i Tâbiine, Rahimehullah; onlardan sonrakilere, Gaferehullah; ve Evliyaya, Kuddise Sırruhu denilir. M.)"
KUDDUS : Ottoman Turkish
"Kusur ve noksanlıklardan müberrâ olan, en mukaddes. Hiç eksiği olmayan, pâk, temiz. Cenab-ı Hakk'ın sıfatlarındandır. * Mübarekliğin hadsiz derecesini ifâde eder. ""En mukaddes"" gibi."
KUDDUSÎ : Ottoman Turkish
Cenab-ı Hakk'ın Kuddus sıfatına dair ve müteallik. Kusursuz olan Cenab-ı Hakk'a ait. * Kudsi ve temiz olana ait ve ona müteallik
KUDDÎSESIRRUHU : Ottoman Turkish
sırrı mukaddes olsun!
KUDDÛS : Ottoman Turkish
" ""temiz olan ve temizlikleri yaratan"" mânâsında ilâhî isim."
KUDEGÎ : Ottoman Turkish
f. Çocukluk
KUDEK : Ottoman Turkish
(C.: Kudegân) f. Çocuk, sabi
KUDEK-MENİŞ : Ottoman Turkish
f. Çocuk tabiatlı. Çocuk mizaclı
KUDEMA : Ottoman Turkish
(Kadim. C.) Kadimler. Eski büyükler. Eski adamlar. İleri gelen büyükler. Eski zamanda gelmiş olanlar
KUDEMÂ : Ottoman Turkish
kadimler, eskiler, büyükler
KUDEYH : Ottoman Turkish
Küçük kadeh, kadehcik
KUDMUS : Ottoman Turkish
Kadim nesne, eski
KUDRET : Ottoman Turkish
"Güç. Takat. * Her yeri kaplayan kudretullah. * Varlık. Ehliyet. Becerebilme. * Zenginlik. * Kabiliyet. * İlm-i kelâmda: Allah Teâlâ'ya mahsus ezelî ve ebedî ve bütün kâinatta tasarruf eden sıfattır.(Arkadaş bir kelime-i vâhidenin işitilmesinde; bir adam, bin adam birdir. Yaratılış hususunda da Kudret-i Ezeliyeye nisbeten bir şey, bin şey birdir. Nev ile fert arasında fark yoktur. M.N.)"
KUDRET : Ottoman Turkish
güç
KUDRET-İ İLÂHİYE : Ottoman Turkish
"Allah'ın kudreti.(Cenab-ı Hakk'ın kudret, ilim, iradesi; şemsin ziyâsı gibi bütün mevcudata âmm ve şâmil olup, hiçbir şeyle müvazene edilemez; Arş-ı Azama taalluk ettikleri gibi, zerrelere de taalluk ederler. Cenab-ı Hak, şems ve kameri halkettiği gibi, sineğin gözünü de O halketmiştir. Cenab-ı Hak; kâinatta vaz'ettiği yüksek mizan gibi, hurdebinî hayvanların bağırsaklarında da pek ince ve lâtif bir nizam vaz'etmiştir. Semadaki ecramı birbiriyle rabteden câzibe-i umumî kanunu gibi, cevahir-i ferdi de, yani zerratı da o kanunun bir misliyle nazmetmiştir. Sanki bu zerrat âlemi, o semavî âleme küçük bir misaldir. Hülâsa, aczin müdahalesi ile, kudret mertebeleri ayrılır. Aczi mümteni' olan kudretçe; büyük, küçük birdir.Kudret-i Ezeliye, en evvel eşyanın melekût, yani içyüzüne taalluk eder. bu yüz ise, alelumum güzel ve şeffaftır. Evet, şems ve kamerin yüzleri parlak olduğu gibi, gecenin ve bulutların da iç yüzleri ziyadardır. İ.İ.)"
KUDRET-İ KÜLLİYE : Ottoman Turkish
Cenab-ı Hakk'ın küllî ve mutlak olan kudreti
KUDRETYÂB : Ottoman Turkish
f. Gücü yetebilen, yapabilen, kuvvet ve kudreti olan
KUDS : Ottoman Turkish
Mübareklik. Kudsilik. Nezafet. Pâk olmak. Noksanlardan uzak olmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani