Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
KÜRE-İ ZEMİN : Ottoman Turkish

Dünya, küre-i arz

KÜREİARZ : Ottoman Turkish

yer yuvarlağı, dünya

KÜREK CEZASI : Ottoman Turkish

Tanzimattan önce ve yelkencilik devrinde işledikleri ağır cürümden dolayı harp gemilerinden kürek çekmek üzere gemi hizmetine verilen kimseler. Bu gibiler, gemilerde kürek çektikleri için bu tâbir meydana gelmiştir

KÜREMA : Ottoman Turkish

(Kerim. C.) Kerimler

KÜREND : Ottoman Turkish

(Küreng) f. Al at

KÜREVİYAT : Ottoman Turkish

(Küreviyet. C.) Küre gibi oluşlar. Küreler. Yuvarlaklıklar

KÜREVİYET : Ottoman Turkish

Yuvarlaklık. Küre gibi oluş

KÜREVİYET : Ottoman Turkish

yuvarlaklık

KÜREVÎ : Ottoman Turkish

Yuvarlak. Küre şeklinde

KÜREVÎ : Ottoman Turkish

yuvarlak

KÜREYC : Ottoman Turkish

Dükkân

KÜREYVAT : Ottoman Turkish

Kandaki küçük yuvarlak cisimler. Küçük küreler

KÜREYVAT-I BEYZA : Ottoman Turkish

Kandaki beyaz renkte ve çok küçük kürecikler. Kan ve lenf gibi vücud mâyilerinde bulunan çekirdekli ve yuvarlak hücreler. Kırmızı küreciklere nisbetle azdırlar. Vazifeleri hastalık gibi düşmanlara karşı asker gibi müdafaadır. Ne zaman müdafaaya girseler Mevlevi gibi iki hareket-i devriye ile sür'atlı bir vaziyet-i acibe alırlar

KÜREYVAT-I HAMRA : Ottoman Turkish

Kırmızı kan kürecikleri. Kana kırmızı rengini veren, çekirdeksiz, yuvarlak, küçük hücrecikler olup kanın her mm.küpünde beş milyon kadar bulunurlar, beden hücrelerine erzak dağıtırlar ve bir kanun-u İlâhî ile hücrelere erzak yetiştirirler. (Tüccar ve erzak memurları gibi)

KÜREYVE : Ottoman Turkish

(C.: Küreyvât) Küçük yuvarlak

KÜREYVÂT : Ottoman Turkish

kürecikler

KÜREYVÂTIBEYZÂ : Ottoman Turkish

akyuvarlar

KÜREYVÂTIHAMRÂ : Ottoman Turkish

alyuvarlar

KÜRH : Ottoman Turkish

Sıkıntı, meşakkat, zahmet

KÜRİZ : Ottoman Turkish

f. Hizmetkâr, hâdim, hademe

KÜRİZÎ : Ottoman Turkish

f. Beli bükük ve sefil ihtiyar

KÜRK : Ottoman Turkish

Kızıl, kırmızı, ahmer

KÜRKÎ : Ottoman Turkish

(C: Kürâki) Turna kuşu

KÜRMİH : Ottoman Turkish

f. Çivi, mıh

KÜRNÜB : Ottoman Turkish

Kelem dedikleri lahana