Ottoman Turkish
SİTTE-İ SEVR : Ottoman Turkish
Güneş'in Sevr burcunda bulunduğu Nisan ayında fırtınalariyle meşhur olan altı gün
SİTTÎN : Ottoman Turkish
(Sittûn) Altmış. 60
SİVA : Ottoman Turkish
Başka, gayrı, diğer. Kasd. (Bak: Mâsiva)
SİVAD : Ottoman Turkish
Gizli söz, sır
SİVAK : Ottoman Turkish
(C.: Süvük) Misvak. * Dişini yıkamak
SİVAR : Ottoman Turkish
(C.: Esvire
Esâvir-Suur) Bilezik
SİVAR-I ZERRİN : Ottoman Turkish
Altun bilezik
SİVCAR : Ottoman Turkish
Tazı ve köpeğin boynuna halka geçirmek. Tasma takmak
SİVİL : Ottoman Turkish
Fr. Asker olmayan. * Başı bozuk. * Mülkî. * Tebdil-i kıyafetle gezen polis. * Medeni
SİVİL : Ottoman Turkish
asker olmayan
SİYA' : Ottoman Turkish
Samanlı balçık
SİYAB : Ottoman Turkish
(Sevb. C.) Elbiseler, giyecek şeyler
SİYABE : Ottoman Turkish
Kızlığın bozulması, bekâretin zâil olması
SİYAC : Ottoman Turkish
Dikenli duvar
SİYADET : Ottoman Turkish
Seyyidlik. (Bak: Seyyid)
SİYAFET : Ottoman Turkish
Kılıççılık sanatı
SİYAH : Ottoman Turkish
f. Kara, esved. * Zenci
SİYAHA : Ottoman Turkish
Suyun akması. * Oruç tutmak
SİYAHAT : Ottoman Turkish
(Seyyehân
Siyâh
Süyuh) İbret, terehhüb ve ibadet için yer yüzünde gezip yürümek. (Dervişlerin seyahatı bundandır.)
SİYAHBAHT : Ottoman Turkish
f. Tâlihsiz, kara bahtlı
SİYAHFAM : Ottoman Turkish
f. Siyah renkli
SİYAHKEDE : Ottoman Turkish
f. Kapkara yer
SİYAHKÂR : Ottoman Turkish
(C.: Siyâhkârân) f. Günah işlemiş, suçlu
SİYAHLİKA : Ottoman Turkish
f. Kara yüzlü
SİYAHPUŞ : Ottoman Turkish
f. Siyahlar giymiş. Karalar giymiş. * Mâtemli, yaslı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani