Turkish Risale
MERYEM : Turkish Risale
İsâ Aleyhisselâmın annesinin adı. (Süryânicede hâdim mânasınadır) (Bak: Zekeriyya)
MERYEM SURESİ : Turkish Risale
Kur'an-ı Kerim'in
Suresidir
MERZ : Turkish Risale
Parmak ucuyla çimdiklemek ve tırmalamak
MERZA : Turkish Risale
(Mariz. C.) Hastalıklar, illetler. Hastalar
MERZA' : Turkish Risale
Meme
MERZAGA : Turkish Risale
Bataklık, çamur
MERZAT : Turkish Risale
Rıza, hoşnutluk. Râzı olma, kabul etme
MERZBAN : Turkish Risale
f. Sınır muhafızı, hudut muhafızı. Sınır beyi, vâli
MERZBUM : Turkish Risale
f. Hududu belli olan memleket
MERZE : Turkish Risale
Hamur parçası
MERZEGAN : Turkish Risale
f. Cehennem. * Mangal. * Kabristan, mezarlık
MERZENCUŞ : Turkish Risale
Bir ot cinsi
MERZGUN : Turkish Risale
f. Tenâsül organı
MERZUBAN : Turkish Risale
(C: Merazibe) Mecusiler reisi
MERZUF : Turkish Risale
Ateş ile kızmış taş üzerinde pişirdikleri et
MERZUK : Turkish Risale
Rızıklanmış, ihtiyaçları verilmiş. * Bahtiyar. Saadetli, mutlu
MERZUKİYYET : Turkish Risale
Rızıklanış. Bütün mahlukatın rızkını bulması hali
MERZUL : Turkish Risale
Rezil ve kepaze edilmiş
MERZUZ : Turkish Risale
Dövülmüş. * Parçalanmış
MERZVAN : Turkish Risale
f. Hudut muhafızı, sınır beyi
MERZÎ : Turkish Risale
(Bak: Marzi)
MERZÜBUM : Turkish Risale
f. İklim
MERZİH : Turkish Risale
Şiddetli ses
MERÎC : Turkish Risale
Muzdarip, sıkıntılı. * Çeşitli nesne, muhtelif. Karışık, muhtelit
MERÎD : Turkish Risale
Katı, yoğun. Güçlü, kuvvetli kimse. * Süt içinde ıslatılıp yumuşatılan hurma. * Baş kaldıran. Sadece fesadlık çıkaran. İnatçı. Şerli. Haddini aşmakta, azgınlıkta ve günahkârlıkta çok ileri gitmiş olan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani