Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MÜKTESEBAT : Turkish Risale

Elde edilmiş olanlar. Kazanılmış olanlar. Çalışmak suretiyle kazanılmış olanlar

MÜKTESİB : Turkish Risale

(Müktesibe) (Kesb. den) Elde eden, edinen, kazanan

MÜKTİNN : Turkish Risale

Gizlenen, saklanan. Başkasınca gizlenip saklanmış olan

MÜKUD : Turkish Risale

Durmak veya durdurmak

MÜKUR : Turkish Risale

(Mekr. C.) Hileler, oyunlar, dalavereler

MÜKUS : Turkish Risale

(Meks. C.) Öşürler, vergiler ve bunları tahsil etmeler

MÜKVİN : Turkish Risale

Yumurtası çok olan kertenkele

MÜKÂBEDE : Turkish Risale

Eklemek, kendine bir şey ilâve etmek. * Bir işten zorluk görmek

MÜKÂBERE : Turkish Risale

(Kibr. den) Kendi sözünün haksızlığını ve karşısındakinin doğruluğunu bildiği hâlde kabul etmemek ve nizâ çıkarmak, kavga etmek. Kendini büyük görmek.(Hilkat-ı kâinatta bir hikmet-i tâmme görünüyor. Evet inayet-i ezeliyenin timsali olan hikmet-i İlâhiyye, kâinatın umumunda gösterdiği maslahatların riâyeti ve hikmetlerin iltizamı lisanı ile saadet-i ebediyeyi ilân eder. Çünkü, saadet-i ebediyye olmazsa, şu kâinatta bilbedahe sâbit olan hikmetleri, fâideleri mükâbere ile inkâr etmek lazım gelir... S.)

MÜKÂBESE : Turkish Risale

Çukur doldurmak

MÜKÂBİR : Turkish Risale

Kendini büyük gören, karşısındakini küçümsüyerek, doğru sözünü kabul etmeyen. Haksız olduğu hâlde hak iddiasında bulunan

MÜKÂDEBE : Turkish Risale

Meşakkat çekme, bir işten zorluk görme

MÜKÂDERE : Turkish Risale

Men'etmek, engel olmak. Reddetmek, kabul etmemek

MÜKÂFAHA : Turkish Risale

Karşılaşma. Yüzyüze gelme. * Savaşma

MÜKÂFAT : Turkish Risale

(Kifâyet. den) Bir hizmet veya muvaffakiyete ve iyiliğe karşı verilen karşılık. * Berâberlik. * Takdirnâme

MÜKÂFAT-I NAKDİYE : Turkish Risale

Para mükâfatı

MÜKÂFATEN : Turkish Risale

Mükâfat ve karşılık olarak

MÜKÂFEE : Turkish Risale

Beraberlik, eşitlik, müsavat

MÜKÂFELE : Turkish Risale

Karşılıklı olarak birbirine kefil olma

MÜKÂFÎ : Turkish Risale

(Kifâyet. den) Eşit, müsâvi. Beraber

MÜKÂFİL : Turkish Risale

Karşılıklı kefillerden herbiri

MÜKÂLEBE : Turkish Risale

(Kelb. den) (Köpekler gibi) dalaşma

MÜKÂLEMAT : Turkish Risale

(Mükâleme. C.) (Kelâm.dan) Mükâlemeler, konuşmalar

MÜKÂLEME : Turkish Risale

Karşılıklı konuşma. Anlaşma. Müzakere. Muhavere. Söyleşme

MÜKÂNEFE : Turkish Risale

Yardım etmek, muavenet