Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
KATİ' : Turkish Risale

(C.: Ekâti-Aktâ-Kutân) Kamçı. * Deve ve koyun sürüleri

KATİA : Turkish Risale

(C.: Katâi') Kesme, kat etme. * Kırılma. * Alâkayı kesme. Ahbaplığı kesme. * Vergi. * Arazi

KATİFE : Turkish Risale

(C.: Katâif) Kadife

KATİL : Turkish Risale

(A, uzun okunur) Öldüren. İnsanın ölümüne sebep olan insan

KATİL-İ MA'FUV : Turkish Risale

Can ve ırzını korumak için, tecavüze kalkanı öldüren kimse

KATİL-İ MÜTEAMMİD : Turkish Risale

Her ne sebeple olursa olsun, birini öldürmeyi evvelce zihninde tasavvur ederek öldüren kimse

KATİLE : Turkish Risale

Su silmede kullanılan bez parçası

KATİM : Turkish Risale

Toz çokluğundan karanlık olan

KATİN : Turkish Risale

Kene. * Az yiyen kimse. * Testi

KATİR : Turkish Risale

İhtiyarlık, saç ağarmak. * Perçin yapılan çivi uçları

KAUD : Turkish Risale

Yavaş giden at

KAUR : Turkish Risale

Çok derin. * Çöllerde, rüzgârların esmeleri sebebiyle yığılan kum tepeleri. Kumullar

KAUS : Turkish Risale

Yaşlı, koca, ihtiyar

KAV' : Turkish Risale

(C.: Akvâ) Erkek dişiye aşmak. * Üstüne hurma ve buğday döktükleri düz yer

KAVA' : Turkish Risale

Kimse olmalan ıssız yer. * İki tarafına yağmur yağıp ona yağmayan yer

KAVABİL : Turkish Risale

(Kabile. C.) Ebeler. * (Kabiliyet. C.) Kabiliyetler veya kabiliyetliler

KAVAD : Turkish Risale

Katili maktul yerine kısas etmek

KAVADİH : Turkish Risale

(Kadiha. C.) Çekiştirenler, zemmediciler, kötüleyiciler. * Çekiştirilecek ve zemmedilecek şeyler

KAVADİM : Turkish Risale

(Kadime. C.) Kuyruklar. * Kuşların kanatlarının ön tüyleri

KAVAF : Turkish Risale

Kundura ve terlik gibi ayakkabıları hazır olarak satan

KAVAFÎ : Turkish Risale

(Kafiye. C.) Kafiyeler

KAVAFİL : Turkish Risale

(Kafile. C.) Kafileler. Birlikte yolculuk eden topluluklar. * Sıra sıra ve takım takım gönderilen şeyler

KAVAKİZ : Turkish Risale

(Kakuze. C.) Boş maşrapalar

KAVALİB : Turkish Risale

(Kalıb. C.) Kalıplar

KAVAM : Turkish Risale

Adâlet. * Güzel ve uzun boy