Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

GÖMLEK : Turkish Turkish

vücudun üst kısmına giyilen ince, kollu ve yakalı giysi

GÖMLEK : Turkish Turkish

kadınların giydikleri ince kumaştan yapılmış kolsuz, yakasız iç çamaşırı, °kombinezon

GÖMLEK : Turkish Turkish

vücudun üst kısmına giyilen iç çamaşırı

GÖMLEK : Turkish Turkish

kitap kapağına geçirilen kap, kılıf

GÖMLEK : Turkish Turkish

soy zincirinde kuşaklardan her biri, göbek, °batın

GÖMLEK : Turkish Turkish

eyaz ışık sağlamak için lambanın üzerine geçirilen amyant kılıf

GÖMLEK : Turkish Turkish

asamak, kat, °derece

GÖMLEK : Turkish Turkish

dosya kartonu

GÖMLEK : Turkish Turkish

memeli hayvanlarda bağırsakların tümünü dıştan saran yağlı zar

GÖMLEK DEĞİŞTİRİR GİBİ... DEĞİŞTİRMEK : Turkish Turkish

ir şeyi çok sık değiştirmek

GÖMLEK DEĞİŞTİRMEK : Turkish Turkish

(yılan) üstderisini değiştirmek

GÖMLEK DEĞİŞTİRMEK : Turkish Turkish

huy ya da düşünce değiştirmek

GÖMLEK ESKİTMEK : Turkish Turkish

yaşam sürdürmüş olmak, yaşamış olmak

GÖMLEKÇİ : Turkish Turkish

gömlek diken ya da satan kimse

GÖMLEKÇİLİK : Turkish Turkish

gömlekçinin işi

GÖMLEKİNDEN ( YA DA GÖMLEKTEN) GEÇİRMEK : Turkish Turkish

(birini) evlat edinmek

GÖMLEKLİ : Turkish Turkish

gömleği olan ya da belli bir nitelikte gömleği olan

GÖMLEKLİK : Turkish Turkish

gömlek yapmaya elverişli (kumaş)

GÖMLEKLİLER : Turkish Turkish

vücutları torba biçiminde ve yarı saydam, sert bir gömlekle örtülü, denizlerde yaşayan bir hayvan sınıfı

GÖMME : Turkish Turkish

gömmek eylemi

GÖMME : Turkish Turkish

defnetme, °tedfin

GÖMME : Turkish Turkish

sacta yapılmış pide

GÖMME : Turkish Turkish

üzerinde bulunduğu yüzeyin içine gömülmüş olan

GÖMME BANYO : Turkish Turkish

çini, fayans, mermerle kaplanarak döşeme içine gömülü olarak yerleştirilmiş banyo teknesi

GÖMME DOLAP : Turkish Turkish

duvarın içine yerleştirilmiş dolap