Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

dayanmak, katlanmak, tahammül etmek

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

irinin yanında yürüyüp ona bir yere kadar eşlik, arkadaşlık etmek

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

ir sonuca vardırmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

güvenlik görevlileri tarafından yakalanmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

(birini) bir yerden uzaklaştırmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

(bir yere bir hizmeti) ulaştırmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

(birine) belli bir anıyı, duyguyu anımsatmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

kaybolmasına, yok olmasına neden olmak

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

yok olmasına neden olmak, yok etmek

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

yemek, iç etmek

GÖTÜRMEK : Turkish Turkish

çalmak, yürütmek

GÖTÜRTMEK : Turkish Turkish

götürülmesini sağlamak

GÖTÜRÜ : Turkish Turkish

parayla satın alınan şeyler ya da para karşılığında yapılan işler için toptan(fiyat vererek)

GÖTÜRÜ : Turkish Turkish

ir işin kişiden aldığı maddi ve manevi değerler, kayıp

GÖTÜRÜ PAZARLIK : Turkish Turkish

ir işin bütünüyle ilgili olarak fiyatı üzerinde anlaşma

GÖTÜRÜCÜ : Turkish Turkish

götürmek eylemini yapan

GÖTÜRÜCÜ : Turkish Turkish

öldürmeye yol açabilecek, öldürücü

GÖTÜRÜLMEK : Turkish Turkish

götürmek eylemi yapılmak ya da götürmek eylemine konu olmak

GÖTÜRÜLÜŞ : Turkish Turkish

götürülmek eylemi ya da biçimi

GÖTÜRÜM : Turkish Turkish

dayanma, °tahammül

GÖTÜRÜMLÜ : Turkish Turkish

götürümü, direnci çok olan, °mütehammil

GÖTÜRÜMLÜ : Turkish Turkish

dayanıklı, °tahammüllü

GÖTÜRÜMSÜZ : Turkish Turkish

götürümü az olan, dayanıksız

GÖTÜRÜMSÜZ : Turkish Turkish

hlk. başkalarının iyi durumunu çekemeyen

GÖTÜRÜŞ : Turkish Turkish

götürmek eylemi ya da biçimi