Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İRRASYONALİZM : Turkish Turkish

usdışıcılık

İRRASYONEL : Turkish Turkish

usdışı, °gayri akli

İRS : Turkish Turkish

kalıtım, soyaçekim

İRSAL, -Lİ : Turkish Turkish

gönderme, yollama

İRSALİYE : Turkish Turkish

ir yere gönderilen eşyanın listesi, gönderme belgesi

İRŞAT : Turkish Turkish

doğru yolu gösterme, uyarma

İRŞAT ETMEK : Turkish Turkish

doğru yolu göstermek, uyarmak

İRSEN : Turkish Turkish

kalıtım yoluyla

İRSİ : Turkish Turkish

kalıtımla geçen, soydan kalma, soydan geçme, kalıtsal

IRSİ : Turkish Turkish

- irsi

İRSİYET : Turkish Turkish

soyaçekim, kalıtım, °veraset

IRSİYET : Turkish Turkish

- irsiyet

İRTİBAT KURMAK : Turkish Turkish

ağlantı sağlamak

İRTİBAT, -TI : Turkish Turkish

ağlantı, bağlı olma

İRTİBAT, -TI : Turkish Turkish

irbirini tutma, tutarlılık

İRTİCA, -I : Turkish Turkish

gericilik

İRTİCAİ : Turkish Turkish

gericilikle ilgili, gerici (davranış)

İRTİCAL : Turkish Turkish

doğaç

İRTİCALEN : Turkish Turkish

doğaçtan, doğaçlama

İRTİFA, -I : Turkish Turkish

yükseklik

İRTİFA, -I : Turkish Turkish

yükselti

İRTİFAK : Turkish Turkish

dayanma

İRTİFAK HAKKI : Turkish Turkish

aşkasının arsa, yol, bahçe gibi taşınmaz bir malından belirli bir biçimde yararlanma hakkı

İRTİHAL ETMEK : Turkish Turkish

ölmek

İRTİHAL, -Lİ : Turkish Turkish

göçme, ölme