Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İŞİTME AYGITI (ÂLETİ, CİHAZI) : Turkish Turkish

ağır işitenlerin işitmelerini sağlayan araç

İŞİTME DUYUSU : Turkish Turkish

sesleri algılama duyusu

İŞİTME ENGELLİ (ÖZÜRLÜ) : Turkish Turkish

işitme duyusundan yoksun kimse, sağır

İŞİTME KESESİ : Turkish Turkish

suda yaşayan kimi omurgasız hayvanlarda, işitme taşını içinde bulunduran akışkan sıvılı organ, °otosist

İŞİTME TAŞI : Turkish Turkish

omurgalılarda ve kimi omurgasızlarda denge organı olan içkulakta bulunan kalker parçacıkları, °otolit

İŞİTMEK : Turkish Turkish

(bir sesi) kulakla algılamak, duymak

İŞİTMEK : Turkish Turkish

haber almak, haberi olmak

İŞİTMEK : Turkish Turkish

(azar, söz, küfür vb. için) kendisine söylenilmek

İŞİTMEMEZLİK : Turkish Turkish

- işitmezlik

İŞİTMEZLİK : Turkish Turkish

ışitmemiş, duymamış gibi davranma

İŞİTMEZLİKE GETİRMEK ( YA DA İŞİTMEZLİKTEN GELMEK) : Turkish Turkish

işitmemiş, duymamış gibi davranmak, aldırmamak

İŞİTSEL : Turkish Turkish

ışitimle ilgili, işitmeyle ilgili

İŞİTTİRME : Turkish Turkish

ışittirmek eylemi

İŞİTTİRMEK (-İ, -E) : Turkish Turkish

ışitmesini sağlamak, duyurmak

ISIVEREN : Turkish Turkish

isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (bileşme, tepkime), °ekzotermik

ISIVERİRLİK : Turkish Turkish

isı veren tepkimenin niteliği

ISIYALITKAN : Turkish Turkish

isıyalıtımı olan (madde)

IŞIYAN : Turkish Turkish

işınımla yayılan ya da ışınım yayan (madde)

ISIYAYAR : Turkish Turkish

ir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan aygıt, °konvektör

ISIYAYICI : Turkish Turkish

isı yayan (madde, aygıt)

ISIYAYIM : Turkish Turkish

devinen nesnelerle belli nicelikte ısının taşınması olayı, iletim, °konveksiyon

ISIYUVARI : Turkish Turkish

sıcaklığın gittikçe yükseldiği
300 km. yükseklikler arasındaki havayuvarı katmanı, °termosfer

ISKA : Turkish Turkish

oşa çıkarma; rast getirememe

ISKA GEÇMEK : Turkish Turkish

hedefe rast getirememek

ISKA GEÇMEK : Turkish Turkish

üzerinde durmamak, önem vermemek, atlamak