Turkish Turkish
ETKİN : Turkish Turkish
eylemde bulunan, etkinlik gösteren, "edilgin" karşıtı
ETKİN : Turkish Turkish
kimyasal tepkimelere katılma yatkınlığı gösteren (molekül, atom)
ETKİN ÖĞRETİM : Turkish Turkish
ele alınan bir sorunun çözümünde, geleneksel öğretim yöntemlerinden yararlanmak yerine, ilgili birkaç bilgi alanında araştırma, deneme ve inceleme yapmaya önem veren öğretim
ETKİN OKUL : Turkish Turkish
eğitim ve öğretim etkinliklerinin planlanması, uygulanması ve değerlendirilmesi konularında, öğrencilere geniş çapta katılma olanağı sağlayan okul
ETKİNCİ : Turkish Turkish
etkincilik yanlısı (kimse)
ETKİNCİLİK : Turkish Turkish
tüm varlığın etkinlik olduğunu, bu etkinliğin bir taşıyıcıyı gerektirmediğini ileri süren öğreti, °aktivizm
ETKİNLEŞME : Turkish Turkish
etkinleşmek eylemi
ETKİNLEŞME : Turkish Turkish
ir molekül, bir atom ya da bir iyonun normal durumundan, enerji yönünden daha zengin ve olaya girmeye hazır duruma geçmesi
ETKİNLEŞMEK : Turkish Turkish
etkin özellik kazanmak
ETKİNLEŞTİRME : Turkish Turkish
etkinleştirmek eylemi
ETKİNLEŞTİRMEK : Turkish Turkish
etkin duruma getirmek
ETKİNLİK : Turkish Turkish
etkin olma durumu, çalışma, iş yapma gücü, °faaliyet, °aktivite
ETKİNLİK : Turkish Turkish
ir kimsenin, grubun çevresiyle arasındaki ilişkileri düzenleyen her türlü eylemi
ETKİNLİK : Turkish Turkish
eylemde bulunanın, etkin olanın niteliği
ETKİNLİKÖLÇER : Turkish Turkish
adyoaktif bir maddenin etkinliğini ölçen aygıt, °aktivimetre
ETKIRIMI, -NI : Turkish Turkish
etkesimi
ETKİSİZ : Turkish Turkish
etkisi olmayan, °tesirsiz
ETKİSİZLEŞMEK : Turkish Turkish
etkisiz duruma gelmek
ETKİSİZLEŞTİRİLMEK : Turkish Turkish
etkisiz duruma getirilmek
ETKİSİZLEŞTİRMEK : Turkish Turkish
etkisiz, etki yapamaz duruma getirmek
ETKİSİZLİK : Turkish Turkish
etkisiz olma durumu
ETKURDU : Turkish Turkish
et sineklerinin kurtçuğu
ETLE TIRNAK ARASINA GİRİLMEZ : Turkish Turkish
aile anlaşmazlıkla-rında bir yanı tutmak doğru değildir
ETLE TIRNAK GİBİ : Turkish Turkish
irbirlerine candan bağlı, sıkı ilişkili
ETLEME : Turkish Turkish
sepileme işleminden önce deri üzerinde kalan kas parçalarının ayıklanması ve yağlı deri alt dokusunun ayrılması
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani