Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ETKENLİK : Turkish Turkish

ir ışığın bir duyarkatı etkileme özelliği

ETKESİMİ, -Nİ : Turkish Turkish

hıristiyanların büyük perhize girmek üzere bulundukları günler, °apukurya

ETKİ : Turkish Turkish

ir kimse ya da nesnenin başka bir kişi ya da şey üzerindeki gücü, °tesir

ETKİ : Turkish Turkish

ir etken ya da bir nedenin sonucu

ETKİ : Turkish Turkish

ir kimse üzerinde bırakılan izlenim

ETKİCİ : Turkish Turkish

film için gerekli etkileri sağlayan kimse

ETKİLEME : Turkish Turkish

etkilemek eylemi, °tesir

ETKİLEMEK : Turkish Turkish

ir canlı üzerinde etki yapmak, ºtesir etmek

ETKİLEMEK : Turkish Turkish

ir kimsenin davranışını, düşüncesini, duygularını değiştirmek

ETKİLEMEK : Turkish Turkish

etkileyici özelliğiyle sarsmak, heyecanlandırmak, mutlu etmek

ETKİLEMEK : Turkish Turkish

duyarlı bir organı, yapıyı vb.yi etki altına almak

ETKİLENİŞ : Turkish Turkish

etkilenmek eylemi ya da biçimi

ETKİLENMEK : Turkish Turkish

etkiye uğramak

ETKİLEŞİM : Turkish Turkish

irbirini karşılıklı olarak etkileme işi

ETKİLEŞİMLİ : Turkish Turkish

etkileşimi olan

ETKİLEŞMEK : Turkish Turkish

karşılıklı olarak birbirini etkilemek

ETKİLEYİCİ : Turkish Turkish

etkileyebilecek özellikte olan

ETKİLEYİCİLİK : Turkish Turkish

etkileyici olma durumu

ETKİLEYİŞ : Turkish Turkish

etkilemek eylemi ya da biçimi

ETKİLİ : Turkish Turkish

etkisi olan, etkileyici, ºtesirli, °müessir

ETKİLİ OLMAK : Turkish Turkish

etkisi duyulmak, etkisini göstermek, ºtesirli olmak

ETKİLİLİK : Turkish Turkish

etkili olma durumu

ETKİME : Turkish Turkish

etkimek eylemi, °tesir

ETKİMEK : Turkish Turkish

etkide bulunmak, ºtesir etmek

ETKİN : Turkish Turkish

devinimli, işleyen, çalışan, etkisi görülen, duyulan, °faal, °aktif