Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
FİKİR JİMNASTİĞİ : Turkish Turkish

ir konuyu yargılama, tartışma

FİKİR VERMEK : Turkish Turkish

düşüncesini bildirmek

FİKİR VERMEK : Turkish Turkish

ir konuda yol gösterici bilgi edinmek

FİKİR VERMEK : Turkish Turkish

ir şeyle ilgili olarak izlenim vermek

FİKİR YORMAK : Turkish Turkish

ir konuda çok düşünmek

FİKİR YÜRÜTMEK : Turkish Turkish

düşüncesini söylemek

FİKİR, -KRİ : Turkish Turkish

düşünce, °mülahaza, °mütalaa

FİKİR, -KRİ : Turkish Turkish

düşün, °ide

FİKİR, -KRİ : Turkish Turkish

kuruntu

FIKIRDAK : Turkish Turkish

cilveli, oynak (kadın)

FIKIRDAKLIK : Turkish Turkish

fıkırdak olma durumu

FIKIRDAMAK : Turkish Turkish

fıkır fıkır kaynamak

FIKIRDAMAK : Turkish Turkish

cilvelenmek

FIKIRDAŞMAK : Turkish Turkish

oynakça davranışlarda bulunmak

FIKIRDATMAK : Turkish Turkish

fıkır fıkır kaynatmak

FIKIRDATMAK : Turkish Turkish

cilve yapmasına neden olmak

FIKIRDAYIŞ : Turkish Turkish

fıkırdamak eylemi ya da biçimi

FİKİRSİZ : Turkish Turkish

herhangi bir konu üzerinde düşünemeyen, görüşü olmayan, düşüncesiz

FİKİRSİZLİK : Turkish Turkish

fikirsiz olma durumu, düşüncesizlik

FIKIRTI : Turkish Turkish

kaynayan suyun çıkardığı ses, fıkırdama sesi

FIKRA : Turkish Turkish

kısa ve özlü anlatımı olan, nükteli, güldürücü öykü, °anekdot

FIKRA : Turkish Turkish

gazetelerin ya da dergilerin belirli sütunlarında, genel başlık altında gündelik konuları bir görüş ve düşünceye bağlayarak yorumlayan ciddi ya da eğlendirici yazı türü, köşe yazısı

FIKRA : Turkish Turkish

yasa maddelerinin kendi içlerinde satır başlarıyla ayrıldıkları ufak bölümlerden her biri

FIKRA : Turkish Turkish

paragraf

FIKRA : Turkish Turkish

omur