Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
FIKRACI : Turkish Turkish

fıkra anlatan kimse

FIKRACI : Turkish Turkish

fıkra yazarı, köse yazarı

FIKRACILIK : Turkish Turkish

fıkra söyleme ya da yazma yeteneği

FIKRAMAK : Turkish Turkish

herhangi bir yiyecek mayalanarak ekşimek, fışlamak

FİKRİ : Turkish Turkish

düşünceyle ilgili, düşünsel

FİKRİSABİT : Turkish Turkish

saplantı, °idefiks

FİKRİYAT : Turkish Turkish

düşünceler

FİKSTÜR : Turkish Turkish

ligde maçların belirlenmiş tarihleri

FİL : Turkish Turkish

filgillerin, hortumlular takımından, afrika ve asya'nın sıcak bölgelerinde yaşayan, çok iri, kalın derili hayvan (elephas)

FİL : Turkish Turkish

satrançta çapraz hareket ettirilen ta?

FİL DİŞİ : Turkish Turkish

- fildişi

FİL ELMASI : Turkish Turkish

- filelması

FİL GİBİ : Turkish Turkish

çok şişman, çok yemek yiyen kimse

FİL KULAĞI : Turkish Turkish

- filkulağı

FİL SAYRILIĞI : Turkish Turkish

çoğunlukla bacakların şişip fil ayağı biçimini almasıyla beliren bir sayrılık

FİL YÜRÜYÜŞÜ : Turkish Turkish

ellerin ve ayakların gergin kol ve bacaklarla birbirine çok yakın basarak oluşturduğu bir yürüyüş biçimi

FİLAMAN : Turkish Turkish

elektrik ampullerinden akım geçtiğinde, akkor duruma gelen ince iletken tel

FİLAMENT : Turkish Turkish

- ipçik

FİLAN : Turkish Turkish

falan

FİLAN FALAN ( YA DA FİLAN FESTEKİZ) : Turkish Turkish

- falan filan

FİLANCA : Turkish Turkish

falanca

FİLANINCI : Turkish Turkish

falanıncı

FİLARİZ : Turkish Turkish

keten dövmeye yarayan tokmak

FİLARİZLEMEK : Turkish Turkish

keteni döverek tel durumuna getirmek

FİLARMONİ : Turkish Turkish

güçlü müzik sevgisi