Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
COMMUNICATIVENESS : English Turkish

n. konuşkanlık, anlamlılık, açık ve konuşkan olma niteliği

COMMUNICATOR : English Turkish

n. konuşkan kimse, sinyâl cihazı, konuşma aygıtı

COMMUNICATORY : English Turkish

adj. iletişim kurabilen, iletişim sağlayabilen; bilgi niteliğinde

COMMUNION : English Turkish

n. komünyon, duygu ortaklığı, aynı düşüncede olma, paylaşma, cemaat, birlik

COMMUNION BREAD : English Turkish

komünyon ekmeği, Aşai Rabbani ayini, İsa ve havarilerinin son akşam yemeğini anmak için yapılan Hristiyan dinsel töreninde ekmek yeme ve şarap içmeye iştirak etmek

COMMUNION TABLE : English Turkish

komünyon sofrası

COMMUNIQUE : English Turkish

n. duyuru, bildiri, tebliğ

COMMUNIS : English Turkish

n. müşterek, ortak, genel (Latince)

COMMUNISATION : English Turkish

n. müşterek kılma, komünist yapma eylemi; Komünist ilkeleri empoze etme; bir şeyi özelden devlet mülkiyeti veya denetlemesine değiştirme; özel mülkiyetten topluma ait olan mülkiyete dönüştürme (ayrıca communization)

COMMUNISE : English Turkish

v. müşterek kılmak, komünist yapmak; Komünist ilkeleri empoze etmek; özel mülkiyeti topluma ait yapmak (ayrıca communize)

COMMUNISM : English Turkish

n. komünizm

COMMUNIST : English Turkish

n. komünist

COMMUNIST : English Turkish

adj. komünist, solcu

COMMUNIST COUNTRY : English Turkish

komünist ülke, hükümeti sosyalist sisteme dayalı olan ülke

COMMUNIST ERA : English Turkish

Komünist dönem, pek çok ülkenin komünizmle yönetilmiş olduğu dönem

COMMUNIST INTERNATIONAL : English Turkish

Uluslararası Komünist, Komünist Parti'nin tüm Avrupa'daki marşı

COMMUNIST MANIFESTO : English Turkish

Komünist Manifesto, ilk olarak Karl Marx ve Friedrich Engels tarafından belirtilen ve çağdaş Komünizm'in temeli olan ilkeleri içeren 1848 yılında basılmış olan el kitapçığı

COMMUNIST PARTY : English Turkish

Komünist Parti, Komünizm idealine inanan sosyalist bir siyasi parti

COMMUNIST REGIME : English Turkish

komünist rejim, sosyalist hükümet

COMMUNISTIC : English Turkish

adj. komünist, komünizm

COMMUNISTICALLY : English Turkish

adv. komünist biçimde, komünist tarzında, komünizm aracılığı ile, komünizme göre

COMMUNITARIAN : English Turkish

n. komünitere, komünist grup veya topluluk üyesi; komünist fikirler savunucusu, müşterek mülkiyeti destekleyen kimse

COMMUNITARIANISM : English Turkish

n. toplulukçuluk, müşterek yaşam, bir komünde müşterek yaşama biçimi

COMMUNITY : English Turkish

n. cemiyet, cemaat, topluluk, ortaklık, müşterek tasarruf, benzerlik, ortak yön

COMMUNITY CENTER : English Turkish

sosyal merkez, bir bölgenin insanlarının belirli aktivitelerde yer alabildikleri yer (ayrıca community centre olarak da yazılır)