Multilingual Turkish Dictionary

English

English
IN A ROUNDABOUT WAY : English Turkish Redhouse

dolambaçlı yoldan.
dolaylı yoldan, dolaylı olarak

IN A SLAPDASH MANNER : English Turkish Redhouse

gelişigüzel, baştan savma

IN A SMALL WAY : English Turkish Redhouse

azıcık, küçük çapta

IN A STATE OF UNDRESS : English Turkish Redhouse

çıplak

IN A TRICE : English Turkish Redhouse

ir anda, çabucak, bir çırpıda

IN A TWITTER : English Turkish Redhouse

heyecan içinde

IN A WAY : English Turkish Redhouse

ir bakıma

IN A WORD : English Turkish Redhouse

sözün kısası

IN ABSOLUTE PRIVACY : English Turkish Redhouse

tamamen aralarında kalmak üzere

IN ACCORDANCE WITH : English Turkish Redhouse

-e uygun olarak; uyarınca, gereğince: in accordance with the law kanun uyarınca

IN ACKNOWLEDGMENT OF : English Turkish Redhouse

-in karşılığı olarak: in acknowledgment of his years of service yıllarca verdiği hizmetin karşılığı olarak

IN ACTUALITY : English Turkish Redhouse

gerçekten, hakikaten

IN ADDITION TO : English Turkish Redhouse

-e ilaveten,
e ek olarak, ayrıca, fazla olarak

IN ADVANCE : English Turkish Redhouse

önde, ileride.
peşin olarak

IN AID OF : English Turkish Redhouse

menfaatine,
e yardım için

IN ALL : English Turkish Redhouse

toplam olarak

IN ALL PROBABILITY : English Turkish Redhouse

üyük bir olasılıkla

IN ALPHABETICAL ORDER : English Turkish Redhouse

alfabetik olarak dizilmiş.
alfabetik sıraya göre

IN AND OF ITSELF : English Turkish Redhouse

özünde, kendisi, bizatihi: In itself it's not a problem. Kendi başına bir problem değil

IN AND OUT : English Turkish Redhouse

kâh içeride, kâh dışarıda

IN ANY CASE : English Turkish Redhouse

neyse, her neyse, her ne hal ise; her nasılsa: In any case, she won't be able to walk for at least a week. Her neyse, en az bir hafta yürüyemez.
en azından: He was, in any case, alive. En azından yaşıyordu.
zaten: I was going there in any case. Zaten oraya gidiyordum.
ne olursa olsun, herhalde, her halükârda: In any case, I'll be there by nine o'clock. Ne olursa olsun, saat dokuzda oradayım

IN ANY EVENT : English Turkish Redhouse

akınız in any case

IN ANY SHAPE OR FORM : English Turkish Redhouse

hiçbir şekilde

IN APPLE-PIE ORDER : English Turkish Redhouse

çok düzenli bir şekilde

IN BETWEEN : English Turkish Redhouse

aralarında: two houses with a yard in between aralarında bir bahçe olan iki ev