English
CRETINOUS : English Turkish
adj. miskinleşmiş, kretinizm hastası
CRETONNE : English Turkish
n. kreton, kalın pamuklu kumaş
CREUTZFELD-JACOB DISEASE : English Turkish
n. Creutzfeld-Jacob Hastalığı, CJD, adını Hans G. Creutsfeldt ve Alfons Jakob'dan alan ve nadir rastlanan dejeneratif bir beyin hastalığı (hastalığın, beyin hücrelerinin hızlı kaybından den kaynaklanan hafıza kaybı, dengesiz hareketler, tutuk vücut durumu ve nöbetler gibi özellikleri vardır)
CREUTZFELDT-JAKOB DISEASE : English Turkish
Creutzfeldt-Jakob hastalığı, CJD, adını Hans G. Creutsfeldt ve Alfons Jakob'dan alan ve nadir rastlanan dejeneratif bir beyin hastalığı (hastalığın, beyin hücrelerinin hızlı kaybından den kaynaklanan hafıza kaybı, dengesiz hareketler, tutuk vücut durumu ve nöbetler gibi özellikleri vardır)
CREVASSE : English Turkish
n. yarık, çatlak
CREVETTE : English Turkish
n. crevette, (Fransızca) karides (genellikle menüde ayrıntılı olarak yazıldığı gibi)
CREVICE : English Turkish
n. çatlak, yarık, gedik
CREW : English Turkish
n. ekip; izci grubu, sürü; tayfa, mürettebat
CREW CUT : English Turkish
asker traşı, alabros traş
CREW MEMBER : English Turkish
n. mürettebat üyesi, bir ekibin parçası olan kimse, bir çalışma grubunun parçası olan kimse
CREWCUT : English Turkish
n. asker tıraşı, çok kısa saç kesimi
CREWEL : English Turkish
n. gevşek bükülmüş iplik, ısparçına, dokuma iplik
CREWELWORK : English Turkish
n. gevşek bükülmüş iplik çalışması, gevşek bükülmüş iplik ile yapılan nakış
CREWLESS : English Turkish
adj. mürettebatsız, insansız, ekibi olmayan
CREWMAN : English Turkish
n. mürettebat üyesi, bir ekibin üyesi, bir mürettebatın üyesi(birlikte çalışan insanlar grubu)
CREWMEMBER : English Turkish
n. mürettebat üyesi, bir ekibin parçası olan kimse, bir çalışma grubunun parçası olan kimse
CRI : English Turkish
n. cri, (Fransızca) haykırış, yüksek sesle bağırma
CRIB : English Turkish
n. beşik, bebek yatağı, çocuk yatağı; yemlik; ahır, kulübe, ev; kopya; aşırma
CRIB : English Turkish
v. ahıra tıkmak, ahırı yemlikle donatmak; kopya çekmek; aşırmak; çalmak
CRIB DEATH : English Turkish
eşik ölümü, ABÖS, Ani Bebek Ölümü Sendromu, bebeğin beşikte uyurken boğulması
CRIBBAGE : English Turkish
n. bir tür iskambil oyunu
CRIBBER : English Turkish
n. kopyacı, eser hırsızı, başka bir kimsenin yazılardan kopya eden kimse
CRIBBING : English Turkish
n. kopya
CRIBBLE : English Turkish
n. cribble, iri taneli un; kalın süzgeç veya elek
CRIBO : English Turkish
n. cribo, indigo yılanı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani