English
CRY OFF : English Turkish
v. vazgeçmek, caymak
CRY ON SOMEONE'S SHOULDER : English Turkish
irine dert yanmak, birinin kollarında ağlamak, birinden duygusal destek beklemek
CRY ONE'S EYES OUT : English Turkish
v. hüngür hüngür ağlamak, iki gözü iki çeşme ağlamak
CRY ONE'S HEART OUT : English Turkish
hüngür hüngür ağlamak, hıçkırarak ağlamak, çok gözyaşı dökmek
CRY ONESELF TO SLEEP : English Turkish
v. ağlarken uyuyakalmak
CRY OUT : English Turkish
davet etmek, çağırmak, çığlık atmak, feryat etmek, haykırmak
CRY OVER SPILT MILK : English Turkish
v. boş yere üzülmek, anlamsızca geçmiş talihsizlikler üzerinde durmak, geçmiş şansızlıklar veya olaylar için üzülmek
CRY QUARTER : English Turkish
v. aman dilemek, istirham etmek
CRY QUITS : English Turkish
v. yeter artık demek, hesabın ödenmiş olduğunu bildirmek; yarışmanın puan eşitliği ile bittiğini bildirmek
CRY SHAME UPON : English Turkish
v. yuhlamak, karşı protesto etmek
CRY SOBBINGLY : English Turkish
v. hıçkıra hıçkıra ağlamak, hüngür hüngür ağlamak
CRY UNCLE : English Turkish
pes etmek
CRY UP : English Turkish
v. övmek, öve öve bitirememek, göklere çıkarmak
CRY WOLF : English Turkish
yalandan yardım istemek, ihtiyacı olmadığı zaman imdat diye bağırmak, yanlış alarm vermek
CRYBABY : English Turkish
n. mızmız; sulugözlü
CRYER : English Turkish
n. cryer, dişi şahin; falcon-gentil (Zooloji); sunucu, müjdeci
CRYING : English Turkish
adj. ağlayan; acil; göze çarpan, apaçık; iğrenç, ivedi
CRYING JAG : English Turkish
n. ağlama krizi, ağlama nöbeti
CRYING OVER SPILT MILK : English Turkish
v. boş yere üzülmek, meydana gelmiş ve tekrara yapılması mümkün olmayan bir şey için şikayet etmek veya üzülmek
CRYING SHAME : English Turkish
üyük ayıp
CRYING WITH JOY : English Turkish
sevinçten haykırmak, sevinç gözyaşları dökmek; neşeyle bağırmak
CRYING WOLF : English Turkish
yalandan yardım istemek, ihtiyacı olmadığı zaman imdat diye bağırmak, yanlış alarm vermek
CRYINGLY : English Turkish
adv. ağlayarak, gözü yaşlı bir şekilde, ağlarken, ağlamaklı bir şekilde, hıçkıra hıçkıra
CRYMOTHERAPY : English Turkish
n. krimoterapi, soğuk kıllanarak yapılan tedavi
CRYO : English Turkish
pref. soğuk, dondurucu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani