Multilingual Turkish Dictionary English

CRYOCHEMISTRY : English Turkish

n. kriokimya, düşük sıcaklıklar kullanan kimya

CRYOGEN : English Turkish

n. soğutucu madde, dondurucu kimyasal madde

CRYOGENIC : English Turkish

adj. kriyojenik, kriyojene ait veya ilgili (düşük sıcaklıklar yaratan madde)

CRYOGENICALLY : English Turkish

adv. kriyojenik bir şekilde, dondurarak, soğutarak

CRYOGENICS : English Turkish

n. cryogenics, düşük sıcaklıklar üretimi ve madde yapısını üzerindeki etkileri araştıran bilim dalı (Fizik)

CRYOGENY : English Turkish

n. kriojeni, düşük sıcaklıkların maddeyi ne şekilde etkilediklerini araştıran bilim (Fizik)

CRYOHYDRATE : English Turkish

n. kriyohidrat, düşük sıcaklıklarda kristalleşen madde (Kimya)

CRYOLITE : English Turkish

n. soğuktaş, mineral

CRYOLOGY : English Turkish

n. kriyoloji, kar, buz ve donmuş toprak bilimi

CRYOMETER : English Turkish

n. kriyometre, çok düşük sıcaklıkları ölçen alet

CRYONICS : English Turkish

n. canlı dondurma bilimi, gelecekte yeniden dünyaya gelmek üzere insan vücutları dondurmak

CRYOSCOPIC : English Turkish

adj. kriyoskopik, kriyoskopiye ait veya ilgili (maddelerin veya vücut sıvılarının donma noktasını belirleme)

CRYOSCOPICAL : English Turkish

adj. kriyoskopik, kriyoskopiye ait veya ilgili (maddelerin veya vücut sıvılarının donma noktasını belirleme)

CRYOSCOPY : English Turkish

n. kriyoskopi, maddelerin veya vücut sıvılarının donma noktasını belirleme

CRYOSPHERE : English Turkish

n. kriyosfer, sürekli donmuş olan dünya yüzeyi parçası

CRYOSTAT : English Turkish

n. kriyostat, çok düşük sıcaklıklar sağlayan alet

CRYOSURGEON : English Turkish

n. kriyoşirüruji uzmanı, dokuyu yok etmek için çok düşük sıcaklıklar kullanan cerrah

CRYOSURGERY : English Turkish

n. kriyoşirüruji, dokuyu yok etmek için çok düşük sıcaklıklar kullanımı

CRYOSURGICAL : English Turkish

adj. kriyoşirürujiye ilişkin, kriyoşirürujiye ait veya ilgili (dokuyu yok etmek için çok düşük sıcaklıklar kullanımı)

CRYOTHERAPY : English Turkish

n. kriyoterapi, aşırı soğuk kullanarak hastalık tedavi etme yöntemi (Tıp)

CRYPT : English Turkish

n. kilise bodrumu, eskiden ölülerin gömüldüğü kilise mahzeni

CRYPTANALYZE : English Turkish

v. kript analizi, şifreli yazılar incelemek, kod çözmek, deşifre etmek

CRYPTIC : English Turkish

adj. esrarlı, gizli, şifreli

CRYPTIC CROSSWORD : English Turkish

anlaşılması zor bulmaca, zor bulmaca, anlaşılmaz kelime bulmacası

CRYPTICAL : English Turkish

adj. esrarlı, gizli, şifreli