English
DIFFER WITH : English Turkish
ile farklılık göstermek, ile çakışmak, ile uyuşmamak
DIFFERENCE : English Turkish
n. fark, ihtilaf, ayrım; benzememe; olağandışılık; fikir ayrılığı, ayrılık
DIFFERENCE OF OPINION : English Turkish
görüş farklılığı, düşünce farklılığı, katılmama, farklı fikirlerde olma
DIFFERENCES IN TEMPERATURE : English Turkish
ısı değişiklikleri, sıcaklık farklılıkları, sıcak ve soğuk hava şartlarında çeşitlilik
DIFFERENT : English Turkish
adj. farklı, başka, değişik; diğer; çeşitli,
DIFFERENT LEAGUE : English Turkish
farklı beceri, farklı uzmanlık, değişik uzmanlık seviyesi
DIFFERENT OPINIONS : English Turkish
farklı görüşler, farklı düşünceler, çatışan fikirler, benzeşmeyen düşünceler
DIFFERENT POINTS OF VIEW : English Turkish
farklı bakış açıları, değişik görüş açıları, farklı görüşler
DIFFERENT STROKES FOR DIFFERENT FOLKS : English Turkish
zevkler ve renkler tartışılmaz, farklı insanların farklı tercihleri vardır, dünya farklılıklarla döner
DIFFERENT TO : English Turkish
adj.
ndan farklı,
ndan değişik
DIFFERENTIA : English Turkish
n. farklılık, ayırt edici özellik, biriciklik
DIFFERENTIABLE : English Turkish
adj. ayrılabilir veya ayırt edilebilir; türevlenebilir, türevi alınabilir (Matematik)
DIFFERENTIAL : English Turkish
n. diferansiyel dişlisi, türev alma; değer farkı
DIFFERENTIAL : English Turkish
adj. ayrımcı, ayrım yapan, ayrımsal, diferansiyel; farklı olan; kademeli
DIFFERENTIAL AND INTEGRAL CALCULUS : English Turkish
türevsel ve integral hesaplama, matematiğin fonksiyonlarla uğraşan dalı
DIFFERENTIAL BACKUP : English Turkish
ayrımsal yedekleme, farksal yedekleme, son yedeklemeden sonra değiştirilen dosyaların kopyalandığı yedekleme metodu
DIFFERENTIAL CALCULUS : English Turkish
diferansiyel hesap
DIFFERENTIAL DIAGNOSIS : English Turkish
ayırıcı tanı, ayırıcı diyagnoz, bir hastalık veya rahatsızlığın benzer belirtiler gösteren diğerlerinden ayırıcılığı; bir doktorun belirli bir hastalığın tanısı aşamasında kullandığı ihtimaller çalışma listesi
DIFFERENTIAL DUTIES : English Turkish
kademeli gümrük tarifesi, farklılaştırılmış gümrük tarifesi, mümkün olan en düşük oran
DIFFERENTIAL DUTY : English Turkish
n. kademeli gümrük tarifesi
DIFFERENTIAL EQUATION : English Turkish
türevsel denklem, diferansiyel denklem, çözümü bir fonksiyon olan ve bir değişkenle onun türevleri arasındaki bağlantıyı ifade eden denklem (Matematik)
DIFFERENTIAL GEAR : English Turkish
diferansiyel dişlisi
DIFFERENTIAL QUOTIENT : English Turkish
türevsel oran, diferansiyel oran, bir fonksiyonun değişkenleriyle ilgili değişim oranı (Matematik)
DIFFERENTIAL THERMOMETER : English Turkish
türevsel termometre, diferansiyel termometre, iki veya daha fazla sıcaklık arasındaki farkı ölçen termometre
DIFFERENTIAL WAGE : English Turkish
n. ücret farklılıkları
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani