English
DONE IN : English Turkish
yorgun düşmüş, takati kalmamış, bitkin düşmüş
DONE TO A TURN : English Turkish
kıvamında pişmiş, tam kararında pişmiş, mükemmel bir şekilde pişmiş
DONE TO DEATH : English Turkish
adj. çok pişmiş, yanmış
DONE WITH : English Turkish
tamamlanmış, bitirilmiş, neticelendirilmiş, sonuçlandırılmış
DONEE : English Turkish
n. bağışta bulunan kimse, yardım alan kimse, bağışlanan kimse
DONEGAL : English Turkish
n. İrlanda'da bir kontluk
DONG : English Turkish
n. çan sesi; ağır darbe [avus.], çük [arg.]; penis; kamış [arg.]
DONG : English Turkish
v. çan sesi çıkarmak
DONG QUAI : English Turkish
n. Dong Quai, Angelica Sinensis, adetle ilgili semptomların ve düzensizliklerin ve diğer jinekolojik rahatsızlıkların tedavisinde geleneksel Çin tıbbında kullanılan çok yıllı aromalı bitki; Çin ve Japonya'ya özgü olan kökü geleneksel Çin tıbbında adetle ilgili semptomların ve düzensizliklerin ve diğer jinekolojik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan kereviz ailesine ait bitki
DONGA : English Turkish
n. aşınmış vadi; kuru nehir yatağı
DONGLE : English Turkish
n. güvenlik cihazı, program kilidi, bir bilgisayar portuna bağlı olan ve bir programın illegal bir kopya olmadığını doğrulayan cihaz (Bilgisayar)
DONJON : English Turkish
n. şato baş kulesi, kale burcu
DONKEY : English Turkish
n. eşek; merkep; yardımcı buhar makinesi
DONKEY : English Turkish
adj. yedek, yardımcı, acil durumda kullanılan
DONKEY ENGINE : English Turkish
n. yardımcı buhar makinesi
DONKEY JACKET : English Turkish
n. kalın ve hava geçirmez ceket
DONKEY KONG COUNTRY : English Turkish
Donkey Kong Country, Nintendo tarafından üretilen bilgisayar macera oyunları dizisi
DONKEY PUMP : English Turkish
n. yardımcı buhar makinesi
DONKEY SAFARI : English Turkish
eşek safarisi, eşek üzerinde yapılan safari veya gezi
DONKEY WORK : English Turkish
ağır ve zahmetli iş, ağır ve sıkıcı iş
DONKEY'S YEARS : English Turkish
sittinsene, uzun süre, uzun yıllar
DONKEY-FOAL : English Turkish
sıpa, genç eşek
DONKEYWORK : English Turkish
n. angarya, eşek işi; ağır ve sıkıcı iş
DONNA : English Turkish
n. bayan, hanım, hanımefendi, nezaket göstergesi olarak bir kadının adının önüne konulan ifade (İtalyanca); İtalyan kadın
DONNAN : English Turkish
n. Donnan, soyadı; Iowa eyaletinde bir şehir (ABD)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani