English
EXPECT NO LESS : English Turkish
have an understood level of expectation
EXPECT NOTHING LESS : English Turkish
anlaşılabilir bir beklendi düzeyinde olan, kabul edilebilir bir beklenti içerisinde olan
EXPECTABLE : English Turkish
adj. umulabilir, beklenebilir, tahmin edilebilir, önceden görülebilir, kabul edilebilir
EXPECTANCE : English Turkish
n. bekleme, bekleyiş, beklenti, umut, ümit
EXPECTANCY : English Turkish
n. umut, ümit, beklenti; bekleme, bekleyiş
EXPECTANT : English Turkish
n. miras beklentisi olan kimse
EXPECTANT : English Turkish
adj. umutlu, ümitli; bekleyen, beklentisi olan, sabırsızlanan; gebe, hamile, bebek bekleyen
EXPECTANT FATHER : English Turkish
aba adayı, bebeği bir süre sonra doğacak erkek
EXPECTANT MOTHER : English Turkish
hamile kadın, bebek bekleyen kadın
EXPECTANTLY : English Turkish
adv. umutla, ümitkar bir şekilde, geleceğe yönelik olarak, umutlu bir bekleyiş içerisinde
EXPECTATION : English Turkish
n. umma, beklenti, umut, ümit; bekleme, beklenilme; olasılık; mirasa konma beklentisi
EXPECTATION INTEREST : English Turkish
elirli bir yasal sonucun neticeleneceği umudu
EXPECTATION OF LIFE : English Turkish
n. yaşanabileceği umut edilen süre
EXPECTATIVE : English Turkish
adj. ümit veya beklentiye ilişkin, umulan, ileriye dönük
EXPECTED : English Turkish
adj. umulan, beklenen, öngörülen, dört gözle beklenen, ümit edilen
EXPECTED INCOME : English Turkish
eklenen gelir, muhtemel kazançlar, bir insanın kazanmayı umduğu para miktarı
EXPECTED PUNISHMENT : English Turkish
eklenen ceza, kanun tarafından belirlenen ceza, genel olarak kabul gören ceza
EXPECTED RETURN : English Turkish
yatırımın beklenen geri dönüşü, bir yatırımın elde etmesi umulan kazancı
EXPECTEDLY : English Turkish
adv. beklendiği gibi, umulduğu gibi, öngörüldüğü üzere, beklendiği şekilde
EXPECTER : English Turkish
n. bekleyen veya ümit eden kimse, umut içerisinde bekleyen kimse
EXPECTING : English Turkish
adj. çocuk bekleyen, hamile, gebe
EXPECTORANT : English Turkish
n. balgam söktürücü ilaç
EXPECTORANT : English Turkish
adj. balgam söktürücü
EXPECTORATE : English Turkish
v. balgam çıkarmak, öksürerek çıkarmak, tükürmek; kan tükürmek
EXPECTORATION : English Turkish
n. balgam, tükürme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani