Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FALL IN LOVE : English Turkish

aşık olmak, abayı yakmak

FALL IN LOVE WITH : English Turkish

aşık olmak, son derece düşkün olmak,
'için güçlü bir düşkünlüğe sahip olmak

FALL IN PRICES : English Turkish

fiyatların aniden düşmesi

FALL IN STEP WITH : English Turkish

v. ayak uydurmak

FALL IN WITH : English Turkish

astlamak, uyuşmak, kabul etmek

FALL INTO : English Turkish

edinmek, uğramak, maruz kalmak, bölünmek, dökülmek, akmak, yeralmak, başlamak (konuşma vb.)

FALL INTO A COMA : English Turkish

v. komaya girmek

FALL INTO A HABIT : English Turkish

alışkanlık edinmek, adet edinmek

FALL INTO A TRAP : English Turkish

tuzağa düşmek

FALL INTO ABEYANCE : English Turkish

v. askıya alınmak, hükümsüz olmak

FALL INTO CONFUSION : English Turkish

v. karmakarışık olmak

FALL INTO DECAY : English Turkish

dökülmek

FALL INTO DESUETUDE : English Turkish

kullanılmamak, yürürlükten kalkmak

FALL INTO DISFAVOR : English Turkish

gözden düşmek

FALL INTO DISORDER : English Turkish

v. çığrından çıkmak

FALL INTO DISREPAIR : English Turkish

n. bakıma muhtaç hale gelme

FALL INTO DISUSE : English Turkish

artık bırakılmış olmak, kullanılmaz olmak, kullanılmamak, tedavülden kalkmak

FALL INTO LINE : English Turkish

katılmak,
'ın bir parçası olmak; sıraya girmek

FALL INTO LINE WITH : English Turkish

elirli bir hareket tarzına razı olmak, hemfikir olmak, aynı görüşte olmak, bir araya gelmek, kavuşmak,
ile uyumlu olmak

FALL INTO OBLIVION : English Turkish

unutulmak, unutulup gitmek

FALL INTO OBLOQUY : English Turkish

n. iftiraya uğramak, rezil olmak

FALL INTO PLACE : English Turkish

çalışma yapmak, çözmek, halletmek, bir araya gelmek, kavuşmak, yumuşak bir şekilde pürüzsüzce gitmek

FALL INTO ROUTINE : English Turkish

utine binmek, olağan prosedürlere alışmak; sıkıcı ve yaratıcı olmayan faaliyetler serisi içerisinde çakılı olmak

FALL INTO STEP WITH : English Turkish

v. ayak uydurmak

FALL INTO TEMPTATION : English Turkish

v. şeytana uymak