Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FAIRFIELD INN : English Turkish

Fairfield Inn, Amerikan ucuz moteller zinciri

FALL BACK UPON A THING : English Turkish

güvenmek, sığınmak

FALL BEHIND : English Turkish

geri kalmak, yetişememek

FALL BEHIND WITH : English Turkish

v. gecikmek, sürüncemede kalmak

FALL BETWEEN : English Turkish

gözden kaçmış olmak, farkedilmeden gitmek

FALL BETWEEN TWO STOOLS : English Turkish

iki fırsat arasında tereddüt etmekten dolayı başarısız olmak, iki şeye aynı anda teşebbüs etmek ve ikisinde birden başarısız olmak

FALL BY THE WAYSIDE : English Turkish

aşarısız olmak, ilerleyememek

FALL DEAD : English Turkish

aniden ölmek

FALL DOWN : English Turkish

düşmek, çökmek, yıkılmak, eğilmek, saygıyla eğilmek, reddetmek, geri çevirmek, başarısızlığa uğramak, kötü gitmek

FALL DOWN ON THE JOB : English Turkish

işinde başarısızlığa uğramak, işleri kötü gitmek

FALL DUE : English Turkish

vadesi gelmek

FALL DUE ON : English Turkish

n. vade tarihi

FALL FLAT : English Turkish

aşarısız olmak, ilgi görmemek

FALL FOR : English Turkish

abayı yakmak, bayılmak, aldanmak, tongaya basmak

FALL FOUL : English Turkish

kavgaya karışmak, tartışmanın içine düşmek, anlaşamamak, ters düşmek; çarpışmak (gemilerin)

FALL FOUL OF : English Turkish

v. başı derde girmek, çatmak

FALL FROM : English Turkish

v. düşmek, devrilmek, yoldan çıkmak

FALL FROM GRACE : English Turkish

gözden düşmek, itibarını yitirmek, suç işlemek

FALL GUY : English Turkish

n. kurban, keriz, enayi, şamar oğlanı

FALL HEAD OVER HEELS : English Turkish

v. tepetaklak düşmek

FALL HEAD OVER HEELS IN LOVE WITH : English Turkish

v. delicesine aşık olmak, tamamen ve sırılsıklam aşık olmak

FALL ILL : English Turkish

hastalanmak, hasta olmak, yatağa düşmek

FALL IN : English Turkish

çökmek, göçmek, içine düşmek, kapılmak, vadesi gelmek, süresi bitmek (kira), sıraya girmek [ask.]

FALL IN A HEAP : English Turkish

v. yere yığılmak, düşmek

FALL IN BATTLE : English Turkish

çatışmada ölmek, savaşta ölmek