English
FRUCTUOUS : English Turkish
adj. faydalı, verimli, bereketli, karlı
FRUG : English Turkish
n. frug, tvistten türeyen disko dansı
FRUG : English Turkish
v. frug, frug dansı yapmak; pazar araştırması yapar gibi hareket ederek bağış ve başka finansal kaynak toplama yolları girişiminde bulunmak, denemek ve elde etmek
FRUGAL : English Turkish
adj. tutumlu, idareli, sade, basit, bol olmayan, kanaatkâr, alçakgönüllü
FRUGALITY : English Turkish
n. tutumluluk, sadelik, kanaatkârlık
FRUGALLY : English Turkish
adv. tutumlu bir şekilde, sade, basit
FRUGIVORE : English Turkish
n. frugivore, (Zooloji) meyve yiyen hayvan, meyve ile beslenen hayvan
FRUGIVOROUS : English Turkish
adj. meyve ile beslenen, genellikle meyve yiyen (hayvan hakkında)
FRUIT : English Turkish
n. meyve, yemiş, tohum kapsülü, ürün, döl, sonuç, semere, kâr, yayar, ahbap, nonoş, homoseksüel, ibne [arg.]
FRUIT AND VEGETABLES : English Turkish
meyve ve sebzeler, mahsul, yenilebilir bitki ürünü
FRUIT BASKET : English Turkish
meyve sepeti, değişik meyve çeşitleri içeren sepet
FRUIT BAT : English Turkish
n. uçan köpek, (Zooloji) meyve ile beslenen büyük yarasa (Asya, Avrupa ve Afrika’da bulunan)
FRUIT BUD : English Turkish
n. tomurcuk
FRUIT CAKE : English Turkish
meyveli kek, konserve edilmiş meyvelerden yapılmış besleyici kek; çılgın kimse, deli, "kaçık"
FRUIT DROPS : English Turkish
n. meyveli şeker
FRUIT FLY : English Turkish
meyve sineği, meyve ve sebzelerle beslenen küçük sinek türü
FRUIT GROWERS' ORGANIZATION : English Turkish
n. Meyve Üreticileri Örgütü, ürün ekiciler birliği
FRUIT JUICE : English Turkish
n. meyve suyu
FRUIT KNIFE : English Turkish
meyve bıçağı, meyve soymak ve kesmek için kullanılan küçük keskin bıçak
FRUIT MACHINE : English Turkish
kumar makinesi, slot makinasi
FRUIT NECTAR : English Turkish
meyve nektarı, meyve suyu konsantre maddesi
FRUIT OF ONE'S LABOR : English Turkish
emeğinin meyvesi, çalışmasının sonucu, çabalarının ürünü
FRUIT OF THE BODY : English Turkish
n. cenin, dölüt
FRUIT OF THE EARTH : English Turkish
toprağın meyvesi, yerde büyüyen herhangi bir şey, ürün, mahsul, tüketim için yetiştirilen şeyler
FRUIT PICKING : English Turkish
meyve toplama, meyveyi üzerinde yetiştiği bitkiden alma
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani