English
KITE MARK : English Turkish
n. uçurtma şeklinde kalite damgası
KITEMARK : English Turkish
n. (Britanya'da) İngiliz Standartları Enstitüsü tarafından onaylanan ticari ürünlerin kalitesini gösteren resmi işaretlerin markası (uçurtma şeklinde)
KITER : English Turkish
n. uçurtmacı, uçurtma uçurtan kimse; namussuzca para kazanan kimse
KITESURFING : English Turkish
n. uçurtma sörfü, büyük uçurtma ve sörfün kullanıldığı hava manevraların yapılığı rüzgâr sörfünün bir çeşidi
KITH : English Turkish
n. eş dost, arkadaşlar ve tanıdıklar, komşular; aile üyeleri, akrabalar
KITH AND KIN : English Turkish
n. eş dost, yakınlar, konu komşu
KITHE : English Turkish
v. göstermek, kanıtlamak (İskoçya’da ve kuzey İngiltere’de kullanılan)
KITSCH : English Turkish
n. ucuz edebiyat
KITSCHY : English Turkish
adj. kalitesiz, ucuz, yakışıksız, aşırı duygusal
KITSCHY STYLE : English Turkish
duygulara hitap eden tarz
KITTEN : English Turkish
n. kedi yavrusu, fingirdek kız
KITTEN : English Turkish
v. yavrulamak
KITTENISH : English Turkish
adj. fingirdek, cilveli
KITTENISHLY : English Turkish
adv. yaramaz bir şekilde, kedi yavrusu gibi
KITTIWAKE : English Turkish
n. küçük martı
KITTLE : English Turkish
adj. yerinde duramayan, tedirgin, sinirli; istikrarsız, dikkatli ele almak gerektiren
KITTLE CATTLE : English Turkish
zor beğenen tip, titiz ve detaycı tipler
KITTY : English Turkish
n. kedicik, pisi, ortaya konan para, pot
KIWANIS : English Turkish
n. topluma hizmette daha yüksek ideallerin deklarasyonu için 1915 yılında Detroit'te kurulan organizasyon (ABD)
KIWI : English Turkish
n. kivi, kivi kuşu [zool.], yeni zelandalı
KIWI FRUIT : English Turkish
n. kivi meyvesi, kivi bitkisinin meyvesi
KIWIFRUIT : English Turkish
n. kivi meyvesi, kivi bitkisinin meyvesi
KIZILBAS : English Turkish
n. Kızılbaş, (gerçek anlamı: "kızılbaş") İran'daki Safavi Hanedanlığı'nın (
1736) kurucularına olan desteklerini göstermek için başlarına kızıl başlık takan 7 Türkmen aşiretinin üyesi (bu isim onlara sünni Türkler tarafından verildi ve daha sonra Doğu Anadolu'da Şii mezhebinden olan kişiler için kullanıldı)
KJ : English Turkish
kilojul, 1,000 jul
KK : English Turkish
(İnternette kullanılan Argo) tamam çok iyi, genellikle konuşmanın sonunda kullanılan kısaltılmış cevap; (İnternet argosu) tamam tamam, onaylanmış, konuyla ilgili daha fazla açıklama gerektirmeyen
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani