Multilingual Turkish Dictionary

English

English
LIBERATOR : English Turkish

n. kurtarıcı, azat eden kimse

LIBERATORY : English Turkish

adj. özgürleştirici, özgürlüğüne kavuşturan veya özgürlüğüne kavuşturmaya yönelik olan

LIBERIA : English Turkish

n. Liberya

LIBERIAN : English Turkish

n. Liberyalı kimse

LIBERIAN : English Turkish

adj. Liberyalı

LIBERIAN CITIZEN : English Turkish

Liberya vatandaşı

LIBERO : English Turkish

n. (Futbol) libero, defans arkası oyuncu (diğer defans oyuncularının arkasında kendi kalesine en yakın olan defans oyuncusu)

LIBERTARIAN : English Turkish

n. özgürlük taraftarı, kişinin özgürce düşünme ve hareket etme hakkını destekleyen kimse; özgür iradeye inanan kimse

LIBERTARIAN : English Turkish

adj. özgürlükçü, özgür iradeye inama ile ilgili; özgürlüğe ait veya ilgili (din, düşünce, vs. hakkında)

LIBERTARIANISM : English Turkish

n. özgürlükçülük, özgürlüğe inanma, kişinin özgürce düşünme ve hareket etme hakkını destekleme; özgür iradeye inanma

LIBERTIES : English Turkish

n. ayrıcalıklar, imtiyazlar, dokunulmazlıklar, haklar

LIBERTINAGE : English Turkish

n. çapkınlık, hovardalık, sefahat

LIBERTINE : English Turkish

n. serbest düşünceli kimse, ahlaksız, hovarda, çapkın

LIBERTINISM : English Turkish

n. çapkınlık, hovardalık, sefahat

LIBERTY : English Turkish

n. özgürlük, hürriyet, istiklâl, izin, saygısızlık

LIBERTY BELL : English Turkish

Özgürlük Çanı, Pennsylvania'da örneğin Bağımsızlık Bildirgesi'nin ilk okunuşu gibi hükümet seramonilerinde kullanılmak için 1751 yılında yapılan çan (orjinal çan eritildi ve 1753'te yeniden döküldü)

LIBERTY BELL GARDEN : English Turkish

Özgürlük Çanı Parkı, Kudüs'te (İsrail) Amerikan Özgürlük Çanı'nın bir kopyasının bulunduğu park

LIBERTY BELL PAVILION : English Turkish

Özgürlük Çanı Köşkü, Philadelphia'da özgürlük çanının bulunduğu bina (Pennsylvania, ABD)

LIBERTY EQUALITY AND FRATERNITY : English Turkish

özgürlük, eşitlik ve birlik, bağımsızlık siyasal ve sosyal eşitlik ve kardeşlik (Fransız İhtilali sloganı)

LIBERTY OF CONSCIENCE : English Turkish

vicdan özgürlüğü, vicdan hürriyeti, kişinin kendi ahlaki bakış açısını seçme özgürlüğü

LIBERTY OF SPEECH : English Turkish

konuşma özgürlüğü, söz hürriyeti, kişinin düşüncelerini ve görüşleri ifade etmesi özgürlüğü

LIBERTY OF THE PRESS : English Turkish

asın özgürlüğü, basın hürriyeti, birinin yazılarını yayınlama ve dağıtma özgürlüğü

LIBERUM : English Turkish

n. (Latince) özgürlük

LIBIA : English Turkish

n. Libya, Kuzey Afrika'da bir ülke

LIBIDINAL : English Turkish

adj. libidinal, şehvetli, şehvet uyandırıcı, bayağı; libidoya ait veya ilgili (cinsel içgüdü; kişinin içgüdüsel itkileri ve enerjileri)