Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CAPABILITY PLAN : English Turkish military

KISA VADELİ STRATEJİK PLAN:Halen elde bulunan veya bir iki yıl içinde faydalı hale gelmesi beklenen kaynak ve kuvvetlere dayanmış plan. Bütçenin bu çeşit planlar üzerinde kontrol etkisi vardır. Bu etki, planların, tatbik olunmaları muhtemel zamandan en az iki yıl önce yapılmasını sağlar. Buna "short range plan" de denir. Ayrıca Bak. "strategic plan"

CAPACITY : English Turkish military

KAPASİTE:Araç, motor, makine vesaire gibi vasıtaların istiap hacimleri, çekme kabiliyetlerini, kaldırma kudretleri ve benzeri niteliklerin genel sınırı. Örneğin; bir vincin yük kapasitesi gibi

CAPACITY LOAD (NAVY) : English Turkish military

YÜKLEME KAPASİTESİ (DENİZ KUVVETLERİ):Her bir geminin bütün ikmal maddelerinden (mühimmat, akaryakıt ve yağlama yağları, genel stoklar, bakım stokları, v. b) uygun makamca önceden belirtilmiş oranlarda taşıyabileceği azami miktardır. Ayrıca bakınız: "wartime load"

CAPITAL : English Turkish military

ANA MAL; ANA PARA; BAŞŞEHİR/BAŞKENT:

CAPITAL BUDGETING : English Turkish military

ANA PARA BÜTÇELEMESİ:

CAPITAL SHIP : English Turkish military

ANA MUHAREBE GEMİSİ:8 inç (
5 cm) den büyük toplarla teçhiz edilmiş muharebe gemisi, muharebe kruvazörü veya herhangi bir harp gemisi. Bir uçak gemisi, büyüklüğü ne olursa olsun, muharebe gemisi sınıfına giremez. Buna "battle ship" de denir. Ayrıca bakınız: "noncapital ship"

CAPITULATE : English Turkish military

(ŞARTLA) TESLİM OLMAK:Belirli kayıt ve şartlar altında teslim olmak

CAPITULATION : English Turkish military

(ŞARTLI) TESLİM OLMA; (ŞARTLI) TESLİM:Bir kuvvetin diğer bir kuvvete, belirli şartlar altında teslim olması için yapılan anlaşma

CAPSTAN : English Turkish military

BOCURGAT; IRGAT:Gemilerde, etrafına halat veya çelik halat sarmaya mahsus, makara şeklinde, dönücü kovan. Bocurgat, çekme ve kaldırma için kullanılır ve el ile veya makina ile işletilir. Bocurgat, özellikle, halat vira etmede kullanılır

CAPSULE : English Turkish military

KAPSÜL:
Çok yüksek irtifadaki uçuşlarla yörünge uçuşları için sıkıca tecrit edilip içindeki hava basıncı normal halde tutulan insan, hayvan ve teçhizat için elverişli bir çevre sağlayan kabin.
İçindekilerin aşağıya emniyetle dönmeleri için otomatik cihazları bulunan, tecrit edilmiş ve bulunduğu bölümden fırlatılabilir durumda bir kabin

CAPTAIN : English Turkish military

DENİZ ALBAYI:A. B. D. Deniz Kuvvetleri'nde rütbesi yarbaydan (commander) yukarı ve tuğamiralden (comondore) aşağı olan subay

CAPTIVE BALLOON : English Turkish military

BAĞLI BALON:Bir halat vasıtasıyle yere tespit edilmiş balon. Bağlı balonlar, gözetleme için veya düşman uçaklarına bir engel olarak kullanılırlar

CAPTIVE FIRING : English Turkish military

TESPİT EDİLMİŞ ATIŞ:Bir bremzeye tespit edilmiş durumdaki çalışır füze tahrik sistemi ile yapılan, kısa süreli bir deneme atışı

CAPTIVE TEST : English Turkish military

TESPİT EDİLMİŞ FÜZE TESTİ; BREMZE FÜZE TESTİ:Füze bremze üzerine tespit edilmiş durumda iken yapılan test. Bu testin başlıca maksadı, sevk ve uçuş kontrol sistemlerinin tam çekiş şartları altında, uygun şekilde çalışıp çalışmadıklarını anlamaktır. Ayrıca, füze ile birlikte seyredecek tali sistemlerden biri veya hepsinin çalışma durumları da tecrübe edilebilir

CAR NAVIGATOR : English Turkish military

ARAÇ KILAVUZU:Özellikle, arazide yapılan yürüyüşlerde, aracın yolunu tayin ve arazi üzerinde mevkiini tespit eden, zırhlı araç mürettebatına mensup şahıs

CAR PLATE : English Turkish military

İSKELE LEVHASI:Ambarlama işlerinde kullanılan, genellikle, çelikten yapılmış bir levha. Bu levha, bir yük vagonu veya kamyonu ile yükleme yeri arasına konularak, yükleme için köprü hizmeti görür

CAR REPAIR COMPANY : English Turkish military

VAGON TAMİR BÖLÜĞÜ:Demiryolu işletmesinde kullanılan bir onarım birliği

CARBAD : English Turkish military

VAGON YÜKÜ:Bir vagonla taşınabilecek yük miktarı

CARBAD SHIPMENT : English Turkish military

VAGON HESABI SEVKİYATI:Nakliyeci tarifelerinde bir vagon yükü olarak tespit edilmiş asgari ağırlığa eşit veya bunu aşan yük miktarı

CARBINE : English Turkish military

KARABİNA:Kısa namlulu hafif tüfek. A. B. D. Kara Ordusu'nda kullanılan karabina şarjörlü, gaz geri tepmeli, otomatik dolduruşlu, otomatik veya yarı otomatik ve hava soğutmalıdır. Ağırlığı, ortalama
5 kilogram kadardır. Bu silahlarda hafif çekirdekli ve 30 (
62 mm) çapında özel fişek kullanılır

CARBINEER : English Turkish military

KARABİNALI ASKER:Karabina ile silahlandırılmış asker

CARBON MONOXIDE : English Turkish military

KARBON MONOKSİT:Renksiz, kokusuz ve son derece zehirli gaz. Havada hafiftir ve mavi bir alevle yanar. Top atışlarında, kovanın içindeki sevk barutu tamamen yanmadığı ve benzin motorlarında ihtirak tam olmadığı zaman bu gaz meydana gelir. Bu gaz çok kez, iyi havalandırılmayan top taretlerinde veya silah mevzilerinde, maden ocaklarında ve yeni açılmış mermi çukurlarında, tehlikeli miktarda bulunabilir

CARBONYL CHLORIDE : English Turkish military

KARBONİL KLORÜR:Bak. "Phosgene"

CARD DECK : English Turkish military

KART DESTESİ:

CARD IMAGE : English Turkish military

KART GÖRÜNTÜSÜ:Bir delikli kartın deliklerinin aynen temsili; örneğin; birin bir delgiyi sıfırın ise delginin yokluğunu temsil ettiği bir matris