English
DRAWING KEY : English Turkish military
ANAHTAR ÇİZİM, ÇİZİM VEYA KARALAMA İÇİN KULLANILAN BİR ÖN ÇİZİM:Tersim çalışmaları için müsvedde kopya. Tersim ve kazıma (scribing) çalışmalarında, üzerinde nihai tersim yapmak için kılavuz çizgiler olarak kullanılan ilk çizim ve kopya. Bak. "blue key"
DRAWN : English Turkish military
ÇEKİLEN, ÇEKİLİ:Topların veya bazı cihazların, herhangi bir suretle, çekilmesi, çekilerek götürülen şey
DRESS : English Turkish military
HİZAYA GELMEK:Yanaşık düzen hareketlerinde düzgün bir cephe meydana getirmek
DRESS LEFT (RIGHT) : English Turkish military
SOLA (SAĞA) BAK, HİZAYA GEL !:Askerlerin sola (sağa) bakarak hizaya gelmeleri için verilen bildirim komutu. Bu komutta, her fert solundakine (sağındakine) nazaran, hizaya gelir
DRESS PARADE : English Turkish military
MERASİM KIYAFETİYLE GEÇİT RESMİ:Askerlerin merasim kıyafetinde, silahlı olarak yer aldıkları merasim
DRESS UNIFORM : English Turkish military
MERASİM KIYAFETİ:Sosyal toplantılarda, merasimlerde ve resmi günlerde giyilmesine müsaade edilen kıyafet
DRESSING STATION : English Turkish military
SIHHİ YARDIM İSTASYONU:Bak. "aid station"
DRIFT : English Turkish military
SİS YAYILMASI:Kimyevi sis bulutunun, yer çekimi ve rüzgar tesiri ile yavaş yayılması. Bak. "drag"
DRIFT ANGLE : English Turkish military
DÜŞME AÇISI:Bir uçağın veya geminin başı ile fiilen takip ettiği yol arasındaki açı
DRIFT FLOAT : English Turkish military
DÜŞÜŞ ÖLÇME ŞAMANDIRASI:Bak. "drift signal"
DRIFT METER : English Turkish military
DERİVOMETRE:Yandan esen rüzgar altında uçan bir uçağın istikametini ve yana düşüş durumunu tespit eden alet. Derivometre, görerek kerteriz almada ve zaman ayarı ile yer süratini ölçmede de kullanılır
DRIFT SIGNAL : English Turkish military
DÜŞME ŞAMANDIRASI:Yana düşüş oranını tespit edip seyrüseferi kolaylaştırmak veya su üstü gemilerine yardım için bir bölgeyi veya cismi işaretlemek üzere, su üstünde uçan bir uçak tarafından bırakılan, yüzücü işaret. Şamandıra su sathına çarptığı zaman alev, duman veya madeni bir toz çıkarır
DRIFTBOLT : English Turkish military
YİVSİZ BAŞLI CİVATA:Bak. "driftpin"
DRIFTING MINE : English Turkish military
SERSERİ MAYIN:Denize döküldükten sonra dalgalar, rüzgarlar akıntı veya ters akıntı ile serbest dolaşan mayın. Serseri mayınlar; su yüzeyinde, veya derinlik kontrol cihazlarıyla tespit edilmiş bir derinlikte tutulabilirler
DRIFTPIN : English Turkish military
YİVSİZ CİVATA:Ağır ahşap parçaları tutturmak için kullanılan uzun, ağır ve yivsiz başlı civata. Buna "driftbolt" da denir
DRILL : English Turkish military
EĞİTİM:Ekip halinde çalışmak, kontrol ve disiplini geliştirmek ve kolaylık sağlamak için öğretilen ve tatbikatı yapılan hareketler
DRILL AMMUNITION : English Turkish military
EĞİTİM CEPHANESİ:Eğitimde kullanılan ve içinde paralama barutu bulunmayan cephane. Buna "dummy ammunition" da denir
DRILL CALL : English Turkish military
EĞİTİM BORUSU:Eğitime başlamak için çalınan boru işareti
DRILL MASTER : English Turkish military
EĞİTİM ÖĞRETMENİ:Erlere eğitim yaptıran şahıs
DRIVE : English Turkish military
SÜPÜRÜCÜ TAARRUZ:Büyük mikyasta yapılan taarruz; gayet kuvvetli taarruz:
DRIVER'S TRIP TICKET : English Turkish military
ŞOFÖR BAKIM VE GÖREV ÇİZELGESİ:Bir araç tayin memuru tarafından, belirli bir göreve çıkarma müsaadesi olarak, şoföre verilen form. Bu çizelge, aynı zamanda şoför tarafından yapılacak koruyucu bakım hizmetini de ihtiva eder
DRIVING AXLE : English Turkish military
MUHARRİK DİNGİL:Motor gücünü, yürütücü tekerleklere intikal ettiren dingil. Buna "live axle" da denir. Bak. "dead axle" ve "live axle"
DRIVING SPROCKET : English Turkish military
CER DİŞLİSİ:Bir tankın motor gücünü paletlere nakleden en son dişli tekerlek. DRONE (A. B. D. SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU):UZAKTAN KOMUTALI ARAÇ:Uzaktan veya otomatik olarak kontrol edilen, kara hava veya deniz aracı
DRONE (NATO) : English Turkish military
UZAKTAN KOMUTALI ARAÇ:Otomatik veya uzaktan komuta edilen insansız kara deniz veya hava aracı
DRONE ANTISUBMARINE HELICOPTER : English Turkish military
UZAKTAN KOMUTALI DENİZALTI SAVUNMA HELİKOPTERİ:Bir muhripten harekata iştirak eden ve bir düşman denizaltısına bir denizaltı savunma silahı ile ateş edebilen küçük, hafif ve uzaktan kontrollü helikopter. Muhrip için, uzak menzilli bir helikopter vazifesi görür. OH50 olarak adlandırılır. OH50 A, 29 mil muharebe yarı çapı dahilinde 265 puanlık bir silah; 050 B, 30 mil muharebe yarı çapı dahilinde 500 paundluk bir silah ve 50 C, 30 mil muharebe yarı çapı dahilinde 750 paundluk bir silah taşıyabilir. Denizciler arasında kullanılan ismi DASH'dır
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani