English
DRY POINT : English Turkish military
ARITILMAMIŞ SU DAĞITIM YERİ:Hiç bir su tasfiye cihazı bulunmayan su dağıtma yeri
DRY RUN : English Turkish military
TAKLİT ATIŞ EĞİTİMİ:Herhangi bir taklit atış eğitimi
DRY START : English Turkish military
KURU ÇALIŞTIRMA, BOŞTA ÇALIŞTIRMA (HV. ):Sıvı yakıtlı bir roket motorunu, yakıtla soğutulan tüpler daha önceden doldurulmadan çalıştırma
DRY STORAGE : English Turkish military
KIZAĞA ÇEKME:Gemi veya ordu deniz vasıtalarının (floating equipment) karaya çekilmek suretiyle muhafazası
DRY TANK STORAGE : English Turkish military
TANK KURU DEPOLAMA SAHASI:Tanklarda, döküm, yakıt ve gazlar dışındaki ikmal maddelerinin depolanmasına mahsus saha
DRY WEIGHT : English Turkish military
BOŞ AĞIRLIK (HV.):Yakıtı doldurulmamış bir roket aracının ağırlığı (özellikle sıvı yakıtlı roketler için kullanılan bu terimin bazen komple harp başlığını da içine aldığı kabul edilir.) Bak. "take off weight"
DUAL (MULTI) CAPABLE WEAPONS : English Turkish military
ÇİFT (ÇOK) MAKSATLI SİLAHLAR:
Çeşitli tipte ya da karışık harp güçlü veya ateş güçlü cihazları ayrı ayrı kullanma kabiliyetine sahip silahlar veya silah grupları ve araçlar.
Bazen bu terim, hem nükleer, hem nükleer olmayan mühimmatı kullanma kabiliyetindeki silahlar için kullanılır
DUAL (MULTI) PURPOSE WEAPONS : English Turkish military
ÇİFT (ÇOK) MAKSATLI SİLAHLAR:Temelde farklı iki veya daha çok askeri görevde veya muharebe şeklinde müessir tatbik sahasına sahip silahlar
DUAL AGENT : English Turkish military
İKİLİ AJAN, İKİ TARAFLI ÇALIŞAN AJAN:İki veya daha fazla istihbarat servisinde ve her ikisinde de hedeflerini kapsayacak şekilde bağımsız olarak aynı anda kullanılan kişi
DUAL CAPABLE FORCES : English Turkish military
ÇİFT KABİLİYETLİ KUVVETLER:Çift kabiliyetli silahları kullanmaya elverişli olan kuvvetler
DUAL FIRING CIRCUIT : English Turkish military
2' Lİ ATEŞLEME DEVRESİ:Hem elektriki hem de elektriki olmayan 2 bağımsız sistemden oluşan bir makine. Bununla herhangi bir sistem kullanılarak bütün patlayıcılar infilak ettirilebilir. Bak. "combination firing circuit". DUAL LANE HIGHWAY/DUAL CARRIAGE-WAY:ÇİFT ŞERİTLİ KARA YOLU:Gidiş ve geliş trafik akımları refüj yapılmak suretiyle birbirinden ayrılmış olan karayolu
DUAL PURPOSE GUN : English Turkish military
ÇİFT MAKSATLI SİLAH:Hem hava hem yerüstü hedeflerine tesirli ateş yapabilen silah
DUAL PURPOSE WEAPON : English Turkish military
ÇİFT MAKSATLI SİLAH:Hem hava hem kara ve suüstü hedeflerine karşı etkili ateş edebilecek şekilde imal edilmiş silah
DUAL THRUST : English Turkish military
ÇİFT ÇEKİŞ (HV. ):Bir füzenin aynı tahrik kısmından faydalanan iki tahrik maddesi danesinden aldığı bir roket çekiş gücü. Çift çekiş tekniği; gerçekte iki kademeli (katlı) tahrik sistemi sağlar. Fazla olarak, bunda, yardımcı cihazı fırlatıp atmak ya da takviye çekirdeğini sıralı ateşlemek gibi mahzurlar olmadığı gibi, ağırlığının daha az, boyunun daha kısa ve maliyetinin daha düşük olması gibi faydalar da vardır. Bak. "dual thrust motor"
DUAL THRUST MOTOR : English Turkish military
ÇİFT ÇEKİŞLİ MOTOR:Çift çekiş elde edilmek üzere imal edilmiş son bir roket motoru. Nozül egzos memesi sahası mekanik olarak değiştirilerek veya değişik terkip veya şekilde dane kullanılarak çekiş seviyesini ayarlamakla, tutuşturucu sevk danesi, tek hücreli bir cihaz dahilinde (single chamber unit) takviye danesiyle eşleştirilebilir. Çift hücreli bir cihazda, ayrı hücreler arka arkaya veya bir merkez etrafında tertiplenmiş olabilir. Bak. "dual thrust"
DUAL WARNING PHENOMENOLOGY : English Turkish military
ÇİFT UYARI SİSTEMİ:Gerçek olmayan veya aldatıcı raporlara, daha az şüpheli olurken güvenilirlik kazanmak için aynı olaylarla ilgili değişik fiziksel olayları gözleyen 2 sistemden çıkarılan bilgiler. (Örnek: Radar/kızılötesi veya görünür ışık/x ışınları)
DUAL WHEELS : English Turkish military
ÇİFT LASTİKLİ TEKERLEK:Bir aks milinin aynı ucuna, beraberce civatalanmış iki tekerlek. Bir aracın kaç tekerlekli olduğunu tespit için tekerlekler; sayarken, çift lastikli tekerlekler bir tekerlek kabul edilir
DUBBIN : English Turkish military
DOMUZ YAĞI:Domuz yağından yapılan ve derileri korumakta kullanılan yağ. Bu madde, ayakkabı boyasına benzer
DUCK : English Turkish military
Bir hava önlemesinde "ilerde müşkülat var" anlamında bir kod. (Genellikle "bandit, salvo" gibi kodlarla devam eder. )
DUD : English Turkish military
KÖR PATLAYICI:Hazırlandığı amaç için kullanılmayan veya hazırlandıktan sonra patlamayan mermi veya harp başlığı
DUD PROBABILITY : English Turkish military
HATA İHTİMALİ:Belirli sayıdaki ateşlerde beklenen hata yüzdesi
DUE DATE : English Turkish military
VADE, ÖDEME TARİHİ:
DUE IN : English Turkish military
GELECEK, ALACAK; DEPO ALACAĞI:Satıcıdan, tamir tesislerinden, monte faaliyetlerinden, depo transferlerinden ve diğer kaynaklardan beklenen malzeme miktarı
DUE OUT : English Turkish military
ÇIKACAK, BORÇ, DEPO BORCU:İstekte bulunulan stokun, hemen verilmesi mümkün olmayan ve ikmal işlemi için, başka bir ikmal kaynağına havale edilmeyip, ilerde verilmek üzere kayda geçirilen kısım. Bak. "current unfilled demand"
DUESOUT RELEASES : English Turkish military
BORÇTAN GÖNDERİLEN:Borç kayıtları karşılığı dağıtılan stok
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani