English
HARD STARBOARD : English Turkish military
SANCAĞA SÜRATLİ DÖNÜŞ, DÜMENİ SANCAK ALABANDAYA BASMAK:Belirtilen manyetik yönü değiştirerek tam bir dönüş ile iskele yönüne dönmek (3 haneli grup), veya tam bir dönüş ile belirtilen derecede yön değiştirerek iskeleye dönmek ("dereceler" kelimesi ile birlikte 1 veya 2 haneli grup)
HARDENED : English Turkish military
ZEMİNİ SERTLEŞTİRİLMİŞ; SERTLEŞTİRİLMİŞ (HV.):Nükleer taarruz veya diğer infilak tesirlerinin fazla basıncına dayanması için beton veya toprakla sertleştirilmiş
HARDENED SITE : English Turkish military
TAHKİMLİ MEVZİ:Konvansiyonel ve nükleer patlamalara karşı koruma sağlayacak şekilde inşa edilmiş mevzi. Kimyasal veya biyolojik taarruzlara karşı da koruma sağlamak üzere teçhiz edilmiş olabilir
HARDPAN : English Turkish military
KİLLİ, İYİ DERECELENDİRİLMİŞ ZEMİN:
HARDSTAND (INGS) : English Turkish military
SERT PLATFORM:Bir hava üssü veya hava alanında, uçakların park ettikleri, döşenmiş veya stabilize saha
HARDWARE : English Turkish military
DONANIM, MADENİ AKSAM (HV.):Bir eşyanın kabiliyet ve iş görme nitelikleri dışında kalan teçhizat, aletler, takımlar, setler, tesviyeler, makinalar, tali makinalar, parçalar ve kısımları. Çok defa, bir cihaz veya ana parçanın proje veya planlama safhasından mamul bir madde olarak donanım safhasına geçişinde olduğu gibi, gelişme safhasıyla ilgili olarak kullanılır
HARM : English Turkish military
ZARAR, FENALIK:
HARMFUL APPRECIATIONS : English Turkish military
Bak. "appreciations"
HARMONIZATION : English Turkish military
UYUM:Önemli özellikler üzerinde bir anlaşma sağlamak için ayrıcalık ve düzensizliklerin ayarlanma sonuç ve/veya işlemi
HARNESS : English Turkish military
PARAŞÜT KOLANI:Paraşütü, paraşütçüye veya uçaktan atılan eşyaya bağlamaya yarayan tertibat. Buna (parachute harness) de denir
HARPOON : English Turkish military
Bütün hava şartlarında, su üstü gemilerinden (RGM-84), uçaktan (AGM-84) veya deniz altılardan (UGM-84) atılabilen Cruise Füzesi, füze turbojetle güçlendirilmiş olup alçak seviye cruise mermisi kullanılır. Terminal rehberi faal radardır. 500 poundluk konvansiyonel savaş başlığı vardır
HARRIER : English Turkish military
Tek motorlu, itme kuvvetli, turbojet motorlu dikine ve/veya kısa kalkma-inme özelliklerine sahip hafif taarruz uçağı. Yakın hava desteği görevinde deniz araçlarında ve karadaki üslerden faaliyet gösterecek şekilde yapılmışlardır. Çeşitli nükleer ve/veya konvansiyonel silah taşıma kapasitesine sahiptir. AV-8 olarak adlandırılır
HARRY : English Turkish military
YAKIP YIKMA, EZİYET VERMEK:
HASTY ATTACK : English Turkish military
ANİ (HAZIRLIKSIZ) TAARRUZ:Kara harekatlarında fırsattan yararlanmak için zamanın hıza çevrildiği bir taarruzdur
HASTY BREACHING : English Turkish military
GEDİK AÇMA, BİR MAYIN TARLASI, BARİYER VEYA TAHKİMAT ARASINDAN UYGUN BİR METOTLA SÜRATLE YOL BULMA:
HASTY BREACHING (LAND MINE WARFARE) : English Turkish military
GEDİK AÇMA (KARA MAYIN SAVAŞINDA):Zaman faktörünün detaylı keşif, hazırlıklı gedik açma veya engelleri aşmaya elvermediği mayın tarlalarında hizmet dışı kalmış araçlar veya tahrip kalıpları yolu ile patlama sonucu uygun metotlarla gedik açma. Bak. "breaching"
HASTY CROSSING : English Turkish military
ACELE (HAZIRLIKSIZ) GEÇİŞ:Bir nehir veya akarsuyu detaylı hazırlık yapmak için uzun müddet duraklamaksızın, mevcut veya hemen tedarik edilebilecek geçiş vasıtaları kullanılarak yapılan geçiş
HASTY DEFENCE : English Turkish military
HAZIRLIKSIZ SAVUNMA:Normal olarak düşmanla temas halinde iken veya temas çok yakın olduğunda yapılan bir savunma. Bu savunmada özellik avcı çukurları, silah mevzileri ve engellerden faydalanarak arazinin tabii gücü geliştirilir. Bak. "deliberate defence"
HASTY FIELD FORTIFICATION : English Turkish military
ACELE SAHRA TAHKİMATI:Düşman ateşi veya her an beklenen düşman taarruz tehdidi altında inşa edilen avcı çukuru, siper, silah amplasmanı veya engel. Acele sahra tahkimatı; daha dikkatle düşman ateşi veya tehdidi yokken yapılan "hazırlanmış sahra tahkimatı (deliberate field fortification) " kadar itinalı ve mükemmel olamaz
HASTY INTRENCHMENT : English Turkish military
ACELE TAHKİMAT:Ateş altında veya düşman taarruzunun çok yakın olduğu hallerde yapılan basit tahkimat. Bu tahkimatın başlıcaları; avcı çukuru (foxhole), islah edilmiş mermi çukuru (improved shell hole) ve sürünme hendeği (shallow connecting trench) dir
HASTY MINEFIELD : English Turkish military
ACELE MAYIN TARLASI:Her an beklenen düşman taarruzuna karşı korunmak için, acele olarak meydana getirilen mayın tarlası. Bak. "deliberate mine field"
HASTY PROFILE : English Turkish military
BASİT ARAZİ KESİTİ KROKİSİ:Münhanili bir haritadan çıkarılan ve arazi üzerindeki belirli noktaların birbirine nazaran yüksekliğini gösteren kaba bir kesit krokisi
HASTY SLING : English Turkish military
ACELE TÜFEK KAYIŞI AYARI:Bak. " hasty sling adjustment"
HASTY SLING ADJUSTMENT : English Turkish military
ACELE TÜFEK KAYIŞI AYARI:Atış esnasında sarsıntıyı önlemek için, tüfek kayışının süratle ayarlanması. Askı kayışı sol kolun altından ve arkasından geçirilir. Bu ayarlama, tüfek kayışı ilmek ayarından daha çabuk yapılır; fakat, onun kadar sağlam olmaz. Buna (hasty sling) de denir. Bak. "loop sling adjustment"
HASTY TRENCH : English Turkish military
BASİT SİPER:Genel olarak, düşman ateşi veya her an beklenen taarruz tehdidi altında kazılmış, derinliği az siper
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani