English
LEAKAGE : English Turkish military
SIZINTI, İFŞA:
LEAN FUEL MIXTURE : English Turkish military
FAKİR KARIŞIM:Lüzumundan fazla (1/15 oranından çok) hava ihtiva eden bir hava-akaryakıt karışımı
LEAPFROG : English Turkish military
MÜNAVEBELİ SIHHİYE DESTEĞİ:Sıhhiye taktiğinde uygulanan bir usul. Burada; aynı ve benzeri görevleri yapan sıhhiye birlikleri, müşterek bir hareket ekseni üzerinde münavebeli mevzi değiştirmek suretiyle, manevra kuvvetlerine ve muharebe halindeki kuvvetlere devamlı sıhhiye desteği sağlanır
LEARNER CONTROLLED INSTRUCTION : English Turkish military
ÖĞRENCİ DENETLİ ÖĞRETİM:
LEARNING OBJECTIVES : English Turkish military
ÖĞRENME HEDEFLERİ:
LEARNING/TEACHING SYSTEM : English Turkish military
ÖĞRENME/ÖĞRETME SİSTEMİ:
LEAST SQUARES METHOD : English Turkish military
EN KÜÇÜK KARELER YÖNTEMİ:
LEAVE : English Turkish military
İZİN, MEZUNİYET:Bak. "leave of absence"
LEAVE AREA : English Turkish military
İZİN BÖLGESİ:İzinli bulunan veya kısa izin alan Kara Ordusu personeline dinlenme fırsatı vermek üzere, genel olarak, menzil sahasındaki büyük şehirlerde veya sayfiye yerlerinde tesis edilmiş bir bölge
LEAVE OF ABSENCE : English Turkish military
İZİN, MEZUNİYET:Vazifeden müsaadeli ayrılma. Amerikan ordusunda, askeri personelin, faal hizmete geçen her ay için 2 1/2 gün izin hakkı vardır. Bak. "delay on route"
LEAVE TRAVEL ALLOWANCE : English Turkish military
İZİN YOLLUĞU, İZİN HARCIRAHI:
LEAVE WITHOUT PAY : English Turkish military
ÜCRETSİZ İZİN:Kanuni izin hakkını kullanmış bir şahsın, bir mecburiyet karşısında izin isteğinde bulunması halinde, ayrı kaldığı süre ücretinden kesilerek verilen izin
LEAVE YEAR : English Turkish military
İZİN YILI:Askeri personele ait izinlerin hesaplanmasında faydalanılan ve 1 Temmuz'da başlayıp ertesi yıl 30 Haziran-dahil-da sona erdiği kabul edilen yıl
LEAVER : English Turkish military
AYRILMIŞ GEMİ:Ana konvoydan ayrılmış, bağımsız ticari gemi. Bak. "leaver convoy, leaver section"
LEAVER CONVOY : English Turkish military
AYRILMIŞ KONVOY:Ana konvoydan ayrılmış ve farklı bir istikamette seyreden gemi topluluğu veya bir gemi
LEAVER SECTION : English Turkish military
AYRILACAK KISIM:Ana konvoyun bir kısmını oluşturan ancak ayrılmış gemi veya ayrılmış konvoy olmak üzere ana konvoydan ayrılacak olan kısım
LEEWARD : English Turkish military
RÜZGAR ALTI:Bak. "downward"
LEFT (OR RIGHT) : English Turkish military
SOL (SAĞ):Bir birliğin nispi olarak bulunduğu yeri belirtmek için kullanılan terimler. Bu terimleri kullanan kişi birlik ister düşmana yaklaşıyor isterse düşmandan uzaklaşıyor olsun her durumda düşmana dönük olmalıdır
LEFT (RIGHT) BANK : English Turkish military
SOL KIYI (SAĞ KIYI):Yüzü akıntı yönüne dönük durumda olan bir gözcüye göre bir nehir veya derenin sol (sağ) kıyısı
LEFT FACE : English Turkish military
SOLA DÖN!:Bu hareketi yapmak için verilen komut
LEFT FLANK : English Turkish military
SOL YAN:Düşman karşısında bulunan bir birliğin en ilerideki unsurundan en gerideki unsuruna kadar bütün sol yan
LEFT OBLIQUE, MARCH : English Turkish military
YARIM SOLA DÖN, MARŞ:Bak. "half left"
LEFT SHOULDER ARMS : English Turkish military
TÜFEĞİN SOL OMUZA ASILMASI:Tüfekle bir eğitim hareketi. Bu harekette, tüfek sol omuza dayanır ve dipçik sol elde tutulur
LEFT TRAIL : English Turkish military
SOL KUNDAK KOLU:Çatal kundaklarında, kundağın sol kolu. Bak. "right trail", "split trail" ve "trail"
LEFTIST : English Turkish military
SOLCU:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani