Multilingual Turkish Dictionary

English

English
LAUNCH STATION : English Turkish military

FIRLATMA İSTASYONU:Lüzumlu yakıt muhafaza yerleri montaj ve bakım tesisleriyle birlikte bir veya daha çok rampa

LAUNCH TIME : English Turkish military

FIRLATMA/ATIŞ ZAMANI:Bir füzenin veya uçağın havada olması programlanan zaman. Bak. "airborne order"

LAUNCH UNDER ATTACK : English Turkish military

TAARRUZ ALTINDA FIRLATMA:Amerika Birleşik Devletleri'ne yönelik bir stratejik nükleer taarruzun taktik uyarısından hemen sonra ve ilk etki ortaya çıkmazdan önce Ulusal Komuta Yetkililerinin tek birleşik harekat planını uygulaması

LAUNCH VEHICLE : English Turkish military

FIRLATMA ARACI:Standart fırlatma aracı yapımında uygulanan tadilat esaslarından ayrı olarak, özel görev icaplarını karşılayacak şekilde tadil ve özel olarak mahdut kullanma maksadı için veya standart bir fırlatma aracı olarak geliştirilip imal edilmiş bir fırlatma aracı. Bak. "Standard Launch Vehicle"

LAUNCHER : English Turkish military

ATAR:Bomba ve roket atmak için kullanılan alet. Bak. "catapult", "grenade launcher" ve "rocket launcher"

LAUNCHING : English Turkish military

FIRLATMA, FIRLATMA SAFHASI:Füze uçuşunun, ilk ateşleme ile füzenin normal kontrola cevap verdiği an arasındaki kısmı

LAUNCHING AREA : English Turkish military

FÜZE FIRLATMA SAHASI:Bir güdümlü füze atış birliğinde, füzelerin fırlatıldığı bölge

LAUNCHING COMPLEX : English Turkish military

FIRLATMA SİSTEMİ, FIRLATMA DİZİNİ:Sınırlanmış bir saha içinde, füze veya uzay aracının uçuş öncesi ve fırlatma safhası kontrolü bakımından hayati önemdeki bütün destek tesislerini anlatmak için kullanılan genel bir terim

LAUNCHING NOSE : English Turkish military

AŞIRMA BURNU:Panel köprülerde ilk inşa edilen ve köprü karşı kıyıya vardıktan sonra sökülen ek inşaat

LAUNCHING PHASE : English Turkish military

İLK YOL SAFHASI:

LAUNCHING RAIL : English Turkish military

FIRLATMA RAMPASI:Yatık vaziyette (nonvertical) fırlatılan bir füzeye ilk desteği ve güdümü veren bir rampa/ray

LAUNCHING ROLLERS : English Turkish military

AŞIRMA RULELERİ:Panel köprülerde, üzerinde köprülerin kayarak karşı kıyıya varmasını sağlayan çelik silindirler/merdaneler

LAUNCHING SILO : English Turkish military

FIRLATMA SİLOSU:Bak. "silo"

LAUNCHING SITE : English Turkish military

ATIŞ MEVZİİ:Karadan havaya veya karadan karaya füze fırlatma kabiliyetine sahip olan bölge veya tesis

LAUND MEMBER : English Turkish military

KANUN SÖZCÜSÜ:ABD Ordusu'nda; bir genel askeri mahkemenin üyeliğine atanan ve kendisine ayrıca, duruşma esnasında zuhur edecek adli mesele ve işlemlerde karar verme sorumluluğu tevcih edilen subay. Buna (law officer) de denir

LAUNDRY : English Turkish military

ÇAMAŞIR:Yıkamak üzere çamaşırhaneye gönderilen kirli çamaşırlar

LAW OF SUPPLY AND DEMAND : English Turkish military

ARZ VE TALEP KANUNU:

LAW OFFICER : English Turkish military

KANUN SÖZCÜSÜ:Bak. "law member"

LAY : English Turkish military

ROTA VERMEK, ROTA ÇİZMEK:Bir rota hesaplama veya tasarlamak

LAY REFERENCE NUMBER : English Turkish military

DÖŞEME REFERANS NUMARASI:Deniz mayın harbinde bir mayının yerini kolayca bulabilmek için mayın tarlası planlama yetkilisi tarafından her bir mayına verilen numara

LAYDOWN BOMBING : English Turkish military

ALÇAKTAN BOMBALAMA:Taarruz eden uçağa kendi bombasının etkisinden kurtulabilmesine imkan sağlamak amacıyla tavikli tapa veya cihazların kullanıldığı çok alçaktan bombalama tekniği

LAYER DEPTH : English Turkish military

TABAKA DERİNLİĞİ:Deniz sathından ses hızının azami olduğu birinci soğuk termoklatn tabakanın hemen üzerindeki noktaya kadar olan derinlik

LAYER TINTS : English Turkish military

YÜKSEKLİK RENK ISKALASI:Değişik yükseklik derecelerini belirtmek üzere tedrici zevk serileri kullanarak kabarıklığı gösterme usulü. Buna "altitude tints" de denir. Bak. "hypsometric tinting". LAYING UP POSITION (FAST COSTAL FORCES):ÇIKARMA HAZIRLIK MEVZİİ (ÇEVİK KIYI KUVVETLERİ):Hafif deniz birliklerinin, yapılacak harekat için, gündüz saatlerinde yanaşıp kamuflaj ve bütünleme ikmali yapabilecekleri elverişli bir mevzii

LAYOUT : English Turkish military

MONTAJ ŞEMASI, VAZİYET PLANI:

LAYOUT PLAN : English Turkish military

KONMA PLANI, YERLEŞTİRME PLANI:İnşaat, köprü kurma, mayın tarlası döşeme ve benzeri faaliyetlerin bir sistem dahilinde yapılmasını sağlayan plan. Buna sadece (layout) da denir