English
NAVAL TACTICAL DATA SYSTEM : English Turkish military
DENİZ TAKTİK BİLGİ SİSTEMİ:Yüksek hızlı, genel amaçlı bilgisayarlar ve onlara depolanmış programlar ile birbirine bağlantılı bilgi girişlerinden, kullanıcı konsollarından, çeviricilerden ve telsiz terminallerinden oluşan bir sistem. Muharebe bilgileri toplanmakta, işleme tabi tutulmakta ve kuvvet komutanının çabuk, doğru değerlendirme ve karar vermesi imkanını sağlayan genel bir tablo halinde düzenlenmektedir
NAVIGATION : English Turkish military
DENİZ TRAFİĞİ, SEYRÜSEFER, SEYİR:Bir geminin, verilen bir rotaya göre, bir yerden bir yere sevki ve idaresi; bir tayyarenin, bir geminin veya aracın, bilinmeyen bir çevredeki yerinin tespiti, rotasının çizilmesi ve bu noktadan bir başka noktaya, emniyetle ve sıhhatle sevk ve idare edilmesi bilim ve tekniği. Seyrüseferinşu nevileri vardır: (celestial navigation), (dead reckoning navigation) ve (radio navigation). Bu terimlere bak
NAVIGATION CHART : English Turkish military
SEYİR HARİTASI:Bir gemi veya uçağın sevk ve idaresinde kullanılan harita
NAVIGATION HEAD : English Turkish military
İNDİRME İSKELESİ:Bir suyolu üzerinde, yüklerin su taşıma araçları ile kara taşıma araçları arasında birinden diğerine nakledildiği aktarma noktası, indirme iskelesi, çalışma bakımından bir indirme istasyonu (railhead) veya oto indirme noktasına (truck head) benzer
NAVIGATION MODE : English Turkish military
SEYRÜSEFER DURUMU:Bir uçuş kontrol sisteminde, bir uçağın uçuş yolunun seyrüsefer cihazından gelen sinyaller ile otomatik olarak muhafaza edildiği bir kontrol durumu
NAVIGATION OFFICER : English Turkish military
SEYİR SUBAYI:
NAVIGATION SET : English Turkish military
SEYRÜSEFER TELSİZ CİHAZI:Seyrüseferde kullanılmak üzere, bir uçağa konan telsiz cihazı
NAVIGATIONAL GRID : English Turkish military
SEYRÜSEFER GRİDİ:Uygun bir projeksiyonun üzerine uygulanan ve grid kuzeyini gösteren, seyrüsefere yardımcı olarak kullanılan bir dizi doğrusal çizgidir. Grid doğruları arasındaki mesafe, genellikle 60 veya 100 deniz milinin bir çarpanıdır. Bak. "military grid"
NAVIGATOR : English Turkish military
SEYRÜSEFERCİ:Hava araçlarının seyrüseferi esnasında, aracın mevkiini tayin eden ve rotasını çizen uzman şahıs
NAVY : English Turkish military
DENİZ KUVVETLERİ:Bak. "United States Navy"
NAVY COMPLETE PENETRATION : English Turkish military
TAM NÜFUZ (DENİZ KUVVETLERİNDE):Bak " complete penetration "
NAVY PONTOON CAUSEWAY : English Turkish military
BAHRİYE TOMBAZLI GEÇİŞ YOLU:Bataklık veya çamurlu araziyi geçmekte kullanılan bahriye tombazından yapılmış geçit yolu
NAVY SERIAL NUMBER : English Turkish military
DENİZ SİCİL NUMARASI (SB.), DENİZ ASKERLİK NUMARASI (ER):Bak. " service number"
NAVY SUPPLIES : English Turkish military
DENİZ İKMAL MADDELERİ:Deniz makamları tarafından tedarik edilip depolanan ve Deniz Birlik, teşkil ve müesseselerine dağıtılan ikmal maddeleri
NAVY UNIT COMMENDATION : English Turkish military
DENİZ KUVVETLERİ DEĞERLİ HİZMET PLAKASI:Bak. " Weather Central"
NAVY WEATHER CENTRAL : English Turkish military
DENİZ KUVVETLERİ DEĞERLİ HİZMET PLAKASI:Bak. "emblem"
NBC DEFENSE : English Turkish military
NBC SAVUNMASI:Nükleer, Biyolojik ve kimyasal savunmanın müştereken geçtiği bir terim. Bu terim, ABD'nin taarruz harekatlarının kapsamında kullanılmayabilir
NEAR COLLISION. (AIRCRAFT) : English Turkish military
ÇARPIŞMA TEHLİKESİ (HAVA ARACI):Bak. "near miss (aircraft) "
NEAR MISS : English Turkish military
TEHLİKELİ YAKLAŞMA (DOD, NATO):Uçuş esnasında, iki uçak arasındaki mesafenin tehlikeli bir durum oluşturabileceği hal. Aynı zamanda buna airmiss denmektedir
NEAR MISS (AIRCRAFT) (DOD, IADB) : English Turkish military
TEHLİKELİ YAKLAŞMA (UÇAK) (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):Uçuş esnasında iki pilot arasındaki mesafenin her ikisince, muhtemel çarpışma tehlikesine yol açacak bir durum teşkil ettiği kabul edilen hal. Bak. " near collision"
NEAR REAL TIME : English Turkish military
YAKLAŞIK GERÇEK ZAMAN:Otomatik işlemin ve bir olayın oluşu ile diğer bazı mevkilerde bu bilginin alınışı arasındaki görüntünün neden olduğu gecikme. Bak. " real time; reporting time interval"
NEAR SHORE SUPPLY POINT : English Turkish military
YAKIN KIYI İKMAL NOKTASI:Bir köprübaşında veya bir kıyı başında tesis olunan ikmal noktası
NEAT LINES : English Turkish military
KENAR ÇİZGİLERİ:Genellikle paralel ve meridyenler olan, bir haritayı sınırlayan çizgiler. Bak. "graticule"
NEBULAE : English Turkish military
BULUTSULAR, SAMANYOLU BULUT SULARI:Mevcudiyetlerini ya parlak bir yıldızın aydınlatması veya göğün belirli bir bölgesindeki yıldızların ışığını aşikar şekilde zayıflatmalarıyla belli eden yıldızlararası madde bulutları; oluşmamış yıldızlardır
NEED : English Turkish military
GEREKSİNME, İHTİYAÇ:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani