Multilingual Turkish Dictionary

English

English
NEED TO KNOW : English Turkish military

BİLİNMESİ GEREKEN BİLGİ:Güvenlik usullerinde kullanılan bir ölçü. Bu ölçü; elinde gizlilik dereceli bilgi bulunduran kimselerin, bu bilgiyi açıklamadan önce,. bilgiyi alacak şahsın kendi resmi görevlerini yerine getirmesi için, bu bilgiye mutlak ihtiyacı olduğunu tespit etmiş olması gerekir

NEGATIVE : English Turkish military

NEGATİF:Hava önlemede kullanıldığı şekilde, iptal veya hayır anlamına gelmektedir

NEGATIVE (BLACK OR WHITE) : English Turkish military

NEGATİF (SİYAH VEYA BEYAZ):Film, cam veya kağıt üzerinde, süje renk tonları ters görünen fotoğraf hayali

NEGATIVE (COLOR) : English Turkish military

NEGATİF (RENKLİ):Film, cam veya kağıt üzerinde renklerin birbirini tümler şekilde görüldüğü bir fotoğraf hayali

NEGATIVE ALTITUDE : English Turkish military

NEGATİF İRTİFA:Ufuk altındaki açısal mesafe. Buna (depression) da denir

NEGATIVE G : English Turkish military

NEGATİF G:Pozitif G'nin tersi. Yer çekim sahasında veya bir ivme sırasında, insan vücudunun, atalet kuvvetine ayak-baş istikametinde maruz kaldığı duruş şekli. Yani, bir ayak-baş ivmesinin meydana getirdiği baş istikametindeki atalet kuvveti. Bak. "transverse acceleration" ve" transverse G". NEGATIVE PHASE OF THE SHOCK WAVE:ŞOK DALGASININ NEGATİF SAHASI:Basıncın çevre düzeyinin altına düştüğü ve sonra çevre düzeyine çıktığı esnada geçen zaman. Bak. "positive phase of the shock wave", "shock wave"

NEGATIVE PHOTO PLANE : English Turkish military

FOTOĞRAF NEGATİFİ DÜZLEMİ:Fotoğraf basılırken negatiflerin konduğu düzlem

NEGATIVE REPORT : English Turkish military

MENFİ RAPOR:Arzu edilen konuda herhangi bir bilgi elde edilmemiş olmakla beraber, bu konunun tamamen incelenmiş olduğunu tevsik için verilmesi gerekli rapor

NEGLECT : English Turkish military

İHMAL:Topçu ve deniz topçu ateş desteğinde, son atımların yanlış bilgi ile ateşlendiğini ve atımların doğru bilgi ile tekrar ateşleneceğini belirtmek üzere kullanılan gözetleyiciye/gözlemciye dair bir rapor

NEGLECT OF DUTY : English Turkish military

VAZİFEYİ İHMAL:Bir emrin yapılmasında, verilen bir vazifenin yerine getirilmesinde veya mevki ya da görevle ilgili sorumlarda ihmal gösterme. Vazifeyi ihmal askeri bir suçtur

NEGLIGIBLE RISK (NATO) : English Turkish military

İHMAL EDİLEBİLİR TEHLİKE, ÖNEMSİZ TEHLİKE (NATO):Personelin, göz kamaşması veya geçici görüş noksanlığı dışında, nükleer bir patlamadan makul derecede korunabildiği bir tehlike derecesi. Bak. "degree of risk"

NEGLIGIBLE RISK (NUCLEAR) (DOD, IADB) : English Turkish military

İHMAL EDİLEBİLİR TEHLİKE, ÖNEMSİZ TEHLİKE (NÜKLEER) (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):Personelin göz kamaşması veya geçici gece görüş noksanlığı dışında, nükleer bir patlamadan makul derecede korunabildiği bir tehlike derecesi. Ayrıca bakınız: "degree of risk (nuclear) ", "emergency risk (nuclear) ", "moderate risk (nuclear) ". Not, NATO terimi "nuclear" nitelendirmesini kullanmaktadır

NEGOTIATED CONTRACT : English Turkish military

ANLAŞMALI SÖZLEŞME, ANLAŞMA YOLUYLA SÖZLEŞME:Bir hükümet makamı tarafından, resimli ilan yapılmasını gerektiren usullere, normal şekilde, başvurmadan yapılmış bir satın alma veya satış anlaşması

NEGOTIATED SETTLEMENT : English Turkish military

ANLAŞMA YOLUYLA FESİH:Tek taraflı veya hakem usulü ile son verilenlerin aksine olarak bir sözleşmenin, iki tarafın rızası ile nihayete erdirilmesi için varılan karar. Bak. "arbitration"ve "unilateral determination"

NEGOTIATION : English Turkish military

PAZARLIK:Bir sözleşmenin şartları üzerinde anlaşmaya varmak için 1947 tarihli Silahlı Kuvvetler Tedarik Kanununda belirtilen resimli ilan ve kapalı zarf usulünden gayri herhangi bir usul. Bu usul; hem satış hem satın alma sözleşmelerinde uygulanır

NEOPRENE : English Turkish military

NEOPRİN:Malzemelerde kullanılan suni kauçuk. Örneğin; silahların baskı tertibatındaki tampon bu kauçuktan yapılır

NEPTUNE : English Turkish military

NEPTÜN:Çift piston, çift jet motorlu, her türlü havada harekata elverişli, uzun menzilli, karada üslenir denizaltı savunma uçağı. Çok çeşitte arama radarı, nükleer su bombaları ve hedef güdümlü torpidolar taşıyabilir. Arama-tarama, devriye, engelleme, denizaltı avlama ve imha, konvoy refakat faaliyetlerinde kullanılır, P-2 olarak adlandırılır

NERVE AGENT : English Turkish military

SİNİR GAZI:Nefes alma, enjeksiyon veya deriden nüfuz yoluyla vücuda girip sinir ve solunum sistemlerinde ve vücudun çeşitli çalışmalarına tesir eden kimyasal madde

NEST : English Turkish military

YUVA:Özellikle avcı ve makinalı tüfekleri korumak maksadıyla inşa edilen mukavemet yuvası

NET : English Turkish military

KAMUFLAJ AĞI:Bak. "camouflage net"

NET (COMMUNICATIONS) : English Turkish military

ÇEVRİM, ŞEBEKE (MUHABERE):Müşterek bir kanal veya frekans üzerinden doğrudan iletişimde bulunabilecek kapasitedeki istasyonlardan oluşan bir teşkilat. Bak. "net"

NET AUTHENTICATION : English Turkish military

ÇEVRİM PAROLASI:Değişik istasyonların kimliğini tespit etmek için muhabere çevrimlerinde kullanılan tanıtma işareti

NET CALL SIGN : English Turkish military

ÇEVRİM ÇAĞRI İŞARETİ:Bir telsiz çevrimindeki bütün istasyonları çağırmak için verilen işaret. Bak. "call sign"

NET CONTROL STATION : English Turkish military

ÇEVRİM KONTROL İSTASYONU:Belirli bir çevrim içinde trafiğin kontrolü ve devre disiplininin uygulanması maksadıyla ayrılmış bir istasyon

NET INVENTORY ASSETS : English Turkish military

NET ENVANTER MEVCUTLARI:Toplam malzeme mevcutlarının, malzeme envanter hedeflerini karşılamak üzere ayrılan kısmı. Net envanter mevcudu, toplam malzeme mevcutlarından barış zamanı malzeme tüketimi ile normal tahminle bulunan kayıtlar ve tedarik devresi zamanının çıkarılması ile kalan miktarı ihtiva etmektedir