Multilingual Turkish Dictionary

English

English
PASSENGER CAR : English Turkish military

YOLCU VAGONU:Yolcu taşımaya mahsus vagonlardan herhangi biri

PASSENGER MILE : English Turkish military

YOLCU MİLİ:Bir mil nakledilmiş bir yolcu. Hava ve okyanus taşımacılığında, deniz mili kullanılmakta, anayurt ABD'deki demiryolları, karayolları ve yurtiçi su yolları taşımacılığında mil kullanılmaktadır

PASSING FLIGHT : English Turkish military

UÇAĞIN YANDAN GÖRÜNÜŞÜ:Bir uçağın yan görünüşü. Bir uçağın göründüğü vaziyet. Bu; uçak tiplerinin tanınması eğitiminde kullanılan beş standart uçuş vaziyetlerinden biridir. Buna (side view) da denir

PASSING ORDER : English Turkish military

SEVKİYAT ÇEVİRME EMRİ:Yanlış yere gönderilmiş bir isteği gerekli depo ve dağıtma noktasına intikal ettirmek ve bir isteği bir dağıtım sistemine geçirmek için kullanılan emir

PASSIONATE : English Turkish military

İHTİRASLI, HİDDETLİ, HEYECANLI:

PASSIVE : English Turkish military

PASİF:Gözetlemede, keşfedilebilecek düzeyde hiç bir enerji yaymayan faaliyet veya teçhizat için kullanılan bir sıfat

PASSIVE AIR DEFENSIVE : English Turkish military

PASİF HAVA SAVUNMASI:Düşman hava taarruzlarının tesirini azaltmak maksadıyla aktif savunma dışında alınmış bütün tedbirler. Bu tedbirler; örtme, gizleme, kamuflaj, dağılma ve koruyucu inşaatı içermektedir. Ayrıca bakınız: "air defense" (Not: NATO, kendi tanımında "deception" kelimesini kullanmaktadır)

PASSIVE BALLISTIC MISSILE DEFENSE : English Turkish military

PASİF BALİSTİK FÜZE SAVUNMASI:Balistik füzelerle yapılan düşman taarruz tesirlerini asgari hadde indirmek için, aktif savunma dışında alınmış bütün tedbirler. Bu tedbirler; örtme, gizleme, kamuflaj, dağılma ve koruyucu inşaatı içine alır. Bak. "air defense"

PASSIVE COMMUNICATION COUNTERMEASURES : English Turkish military

PASİF HABERLEŞME KARŞI TEDBİRLERİ:Düşman, muhtemel düşman veya diğer yabancı haber gönderme vasıtalarının mevcudiyetini, kaynağını ve özelliklerini tespit, bu arada, dinlenen muhabere bilgilerini toplama ve teknik analizden geçirme maksadıyla yapılan araştırma. Pasif haberleşme karşı tedbirleri; muhabere istihbaratının, esas itibarıyla, aktif haberleşme karşı tedbirlerine bilgi ve istihbarat desteği temin maksadı güden bir sınıfıdır

PASSIVE COMMUNICATIONS SATELLITE : English Turkish military

PASİF MUHABERE UYDUSU:Bak. "communications satellite"

PASSIVE DEFENCE : English Turkish military

PASİF SAVUNMA:İnsiyatifi ele geçirmek gibi bir düşünce gütmeden, düşman taarruzlarının sebep olabileceği hasar ihtimalini azaltmak ve hasar tesirini asgari düzeye indirmek üzere alınan tedbirler

PASSIVE EXERCISE : English Turkish military

YARDIMLI EGZERSİZ:Hastanın bir öğretmen veya mekanik aletler yardımıyla belirli hareketleri yapması suretiyle uygulanan tıbbi egzersiz. Bak. "exercise"

PASSIVE HOMING GUIDANCE : English Turkish military

PASİF HEDEFLE GÜDÜM; PASİF HEDEF GÜDÜMÜ:Füze içindeki alıcının, hedeften çıkan radyasyonlardan faydalandığı bir hedefle güdüm sistemi. Ayrıca bakınız: "guidance"

PASSIVE METHOD (OF CONSTRUCTION) : English Turkish military

PASİF İNŞAAT METODU:Bir yapının bulunduğu yerde veya civarında, donmuş toprak ısı derecesinin aynı tutulduğu inşaat usulü

PASSIVE MINE : English Turkish military

PASİF MAYIN:
Mukabil mayınlamaya karşı koyma cihazının ateşleme mekanizmasının çalışmaya başlamasını önlemek üzere çalıştırılmış olduğu bir mayın. Mayın, nispeten kısa bir zaman için genellikle pasif kalacaktır.
Aktif bir mayının tersine, bir hedefin mevcudiyetini keşfedecek bir sinyal çıkarmayan bir mayın. Ayrıca bakınız: "active mine"

PASSIVE PROTECTION : English Turkish military

PASİF KORUNMA:Bak. "passive defense"

PASSIVE SATELLITE : English Turkish military

PASİF UYDU:Ya kontrol altında bulunduğu veya sahip olduğu ışın verici cihazlardan herhangi biri çalışmadığı için bilgi vermeyen uydu. Böyle bir uydu bazen "dark satellite", "silent satellite" veya "uncooperative satellite" terimleriyle ifade edilir

PASSIVE SATELLITE DEFENSE : English Turkish military

PASİF UYDU SAVUNMASI:Arz yörüngesindeki düşman araçlarının, kendilerine verilmiş görevleri yerine getirme imkan ve kabiliyetlerini asgari hadde indirmek üzere aktif savunma dışında alınmış bütün savunma tedbirleri. Bu savunma, örtü, gizleme, kamuflaj, dağılma, koruyucu inşaat, planlanmış hareket ve sahte tesisleri içine alır. Ayrıca bakınız: "active satellite defense" ve "satellite defense"

PASSOVER : English Turkish military

TERFİE EHİL DEĞİL:Bir terfi seçim kurulu tarafından terfie tam manasıyla ehil telakki edilmemesinin doğurduğu sonuç

PASSWORD : English Turkish military

PAROLA:Parola sormaya yanıt olarak verilen gizli bir kelime veya belirli özellikleri olan bir ses. Bak. "challenge", "countersign", "reply"

PASTER : English Turkish military

ZAMKLI KAĞIT:Ders atışlarında, mermilerin hedefte açtığı delikleri kapatmak için kullanılan zamklı kağıt

PATHFINDER : English Turkish military

KILAVUZ UÇAK:Akma bölgesi veya iniş bölgesine büyük kısımdan önce giden atma ve iniş bölgesi işaretleyicilerini, hedef işaretleyicilerini veya seyrüsefer yardımcı malzemesini taşıyan bir hava aracı ve özel suretle yetiştirilmiş mürettebat. Bak. "pathfinders"

PATHFINDER AIRCRAFT : English Turkish military

KILAVUZ UÇAK:Atma bölgesi veya iniş bölgesine büyük kısımdan` önce giden, atma ve iniş bölgesi işaretleyicilerini, hedef işaretleyicilerini veya seyrüsefer yardımcı malzemesini taşıyan bir hava aracı ve özel surette yetiştirilmiş mürettebat

PATHFINDER BEACON : English Turkish military

KILAVUZ RADYOFAR, HAVA KILAVUZ BIYKINI:Gözle görünür enfraruj, ultraviyole, radar, telsiz vesaire gibi elektromanyetik radyasyondan faydalanan; hava araçlarına yol göstermeye, kara birliklerinin toplanmasına yardımcı olacak, kolaylıkla seçilebilir bir nokta meydana getiren ve devamlı olarak göndermek durumunda bulunan bir telsiz

PATHFINDER DETACHMENT : English Turkish military

HAVA KILAVUZ MÜFREZESİ:Kara ordusunun hava kılavuz müfrezesi. Bak. "pathfinders" ve "unit pathfinders"