English
STEREOSCOPIC HEIGHT FINDER : English Turkish military
STEREOSKOPİK TELEMETRE:Bak. "steroscopic range finder"
STEREOSCOPIC MODEL : English Turkish military
STEREOSKOPİK MODEL:Bindirmeli iki fotoğrafın hayalini bir satha düşürmek suretiyle bu iki fotoğraftaki müşterek sahanın meydana getirdiği model
STEREOSCOPIC OBSERVER : English Turkish military
STEREOSKOPİK TELEMETRECİ:Bir stereoskopik telemetre kullanan gözetleyici
STEREOSCOPIC PAIR : English Turkish military
STEREOSKOPİK ÇİFT:Bir cismin veya müşterek bir sahanın mümkün olan steroskopik incelemesini yapmak için yeterli bindirme detayıyla alınan iki fotoğraf
STEREOSCOPIC RANGE FINDER : English Turkish military
STEREOSKOPİK TELEMETRE:Gözetlenen cisim, mercek üzerindeki taksimatla aynı mesafe veya derinlikte görüldüğü zaman doğru mesafeyi veren, dürbün nevinden bir alet. Buna (stereo range finder) ve (stereoscopic height finder) da denir
STEREOSCOPIC TRAINER : English Turkish military
STEREOSKOPİK EĞİTİM ALETİ:Gözetleyicileri stereoskopun kullanılması hususunda yetiştirmek ve yetişme derecelerini denetlemek için faydalanılan stereoskop. Merceklerde, gözetleyicinin kabiliyetini kontrola yarayan bir ölçek mevcuttur
STEREOSCOPIC VISION : English Turkish military
STEREOSKOPİK GÖRÜŞ:Üçüncü boyutu kıymetlendirme kabiliyeti
STEREOSCOPY : English Turkish military
STEREOSKOPİ:Üç boyutlu etkiler ve bunları meydana getirmek metotlarıyla meşgul olan bilim
STEREOTRIPLET : English Turkish military
ÜÇLÜ STEREO:Yandaki iki fotoğraf tamamen ortadaki fotoğraf üzerine bindirilmiş olarak çekilen, üç düşey hava fotoğrafı. Üçlü stereo aynen stereoskopik çift gibi kullanılır
STEREOTYPE : English Turkish military
KOD KLİŞESİ, STEREOTİP:Kriptografide; çok sık kullanılma yüzünden kriptolu bir haberde, şüpheyi davet edebilecek olan kelime, cümle, numara, kısaltma v. s
STEREOTYPED BEGINNING OR ENDING : English Turkish military
ALIŞILMIŞ BAŞLANGIÇ VE BİTİM, MUTAT BAŞLANGIÇ VE BİTİM:Bir haberin başlangıç ve bitiminde bulunan kod klişesi
STERILIZATION AND BATH : English Turkish military
STERİLİZASYON VE BANYO:
STERILIZE : English Turkish military
STERİLİZE ETMEK:Destekleyen ülkenin veya teşkilatın işaretlerinin veya aletlerinin tanıtmayı önlemek amacıyla gizli ve örtülü harekatlarda kullanılan malzemeden çıkarılması
STERILIZER : English Turkish military
MAYIN ZAMAN TERTİBATI:Bir mayına yerleştirilmiş tertibat olup, bu tertibat önceden tespit edilmiş bir süre geçince mayını ya patlatır ya da gayri faal hale getirir
STERN ATTACK : English Turkish military
YÖN AÇISIYLA YAPILAN TAARRUZ:Hava önlemesinde; bir uçak tarafından 45 veya daha az bir yön geçiş açısı ile yapılan taarruz
STERNUTATOR : English Turkish military
AKSIRTICI GAZ:Bak. "vomiting gas"
STEVEDORE : English Turkish military
YÜKLEME VE BOŞALTMA MÜTEAHHİDİ:Bir sözleşmeye bağlı olarak, gemilerden boşaltma ve gemilere yükleme işleri yapan bir firma veya şahıs
STICK : English Turkish military
LEVYE:Bir uçakta, normal uçuş sırasında kanatçık ve irtifa dümenlerini hareket ettiren ve uçağın yatış ve irtifa değişikliğine komuta eden manivela. Bu manivela, normal uçuşta, uçağın gidiş yönünü değiştiren istikamet dümenlerini çalıştırmaz
STICK (AIR TRANSPORT) : English Turkish military
PARAŞÜTÇÜ GRUBU (HAVA ULAŞTIRMA):Bir atlama penceresi veya kapısından, uçağın bir atlama bölgesi üzerinden bir geçişinde atlayan paraşütçü grubu
STICK CHARGE : English Turkish military
YAPIŞKAN İNFİLAK HAKKI:Gelişigüzel meydana getirilmiş ve kalın gres, katran veya yapışkan başka madde ile kaplı infilak hakkı, hedefi fırlatılır veya elle yapıştırılır. Buna yanlış olarak (sticky bomb) da denmektedir
STICK COMMANDER (AIR TRANSPORT) : English Turkish military
PARAŞÜT EKİP KOMUTANI (HAVA NAKLİYESİ):Paraşütçüleri, uçağa girdikleri andan terk edinceye kadar kontrolle görevlendirilmiş şahıs. Bak. "jumpmaster"
STICKY BOMB : English Turkish military
YAPIŞKAN BOMBA:Bak. "sticky charge"
STINGER : English Turkish military
İleri bölge muharebe birliklerinin alçak irtifa hava savunması için kullanılan taşınabilir, hafif ve omuzdan ateşlenen hava savunma topçu füzesi
STIPULATION : English Turkish military
İDDİANIN KABULÜ, KABUL ANLAŞMASI:İspat edilmesi mümkün bütün olay, farklılık ve evrak esas muhteviyatının kabulü hususunda; savunma avukatı ile suçlu ve askeri savcı (trial judge advocate) arasında yapılan anlaşma
STOCK : English Turkish military
STOK:Elde mevcut eşya, malzeme veya teçhizat
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani