Multilingual Turkish Dictionary

English

English
TRAINING SCHEDULE : English Turkish military

EĞİTİM PLANI:Bir birliğin yapacağı eğitimin teferruatları esasları. Bu çizelge; günlük ders konularını, işlerin kimler tarafından, nerede ve ne zaman yapılacağını, gerekli kıyafet ve teçhizatın ne olduğunu belirtir

TRAINING SCHEME : English Turkish military

EĞİTİM PLANI:

TRAINING SOFTWARE : English Turkish military

EĞİTİM YAZILIMI:

TRAINING STICK : English Turkish military

SÜNGÜLEŞME EĞİTİM ÇUBUĞU:Ucunda 15 santimetre bir çember bulunan ve süngüleşme eğitiminde kullanılan bir sopa. Öğretmen, sopayı muhtelif durumlarda tutar, öğrenci buna dürtüş vaziyeti alır

TRAINING UNIT : English Turkish military

MÜŞEKKEL İHTİYAT EĞİTİM BİRLİĞİ:Tek er eğitimi ve idari işleri için teşkil olunan Müşekkel İhtiyat Teşkilatı Birliği. Bu birlik; Teşkilat ve malzeme kadrosuna ve Kuruluş dışı kadrolara atanmayan yedek subay ve erattan teşekkül eder

TRAINING-PAY CATEGORY : English Turkish military

EĞİTİM ÖDENEĞİ KATEGORİSİ:Eğitim günü sayısının ve ihtiyat unsurları için gerekli ödeneğin belirlenmesi işlemi

TRAJECTORY : English Turkish military

MERMİ YOLU:Tatbik edilmiş dış bir kuvvet tarafından atılan veya fırlatılan bir tüfek mermisi, top mermisi, bomba veya diğer cismin, tatbik edilen kuvvetten kurtulduktan sonra hareketine devam ederek, düşey düzlemde çizdiği eğri. Bak. "ballistic trajectory"

TRAJECTORY CHART : English Turkish military

MERMİ YOLU ŞEMASI:Standart şartlar altında değişik yükseklik açıları ile atılan mermilerin havada çizdikleri yolun yandan görünüş şeması. Mermi yolu şeması; ayrı silah mermi ve tapalarda değişik şekiller gösterir

TRAJECTORY DIAGRAM : English Turkish military

MERMİ YOLU ŞEKLİ:

TRAJECTORY SCORER : English Turkish military

UÇUŞ YOLU KAYITÇISI:Bir uçuş yolu kayıtçısı; bir füzenin, merkezi hedef koordinat eksenleri başlangıç noktasıyla aynı noktada olan bir küre üzerindeki mevkiini, devamlı olarak tayin edebilir. Önleme zaman olay kaydı, füzenin, kayıt isteklerine uygun bir hedefe nazaran, hem mesafesini hem açısal mevkiini vermelidir

TRAJECTORY TOLERANCES : English Turkish military

UÇUŞ YOLU TOLERANSLARI:Sistem toleransları ile birlikte mütalaa edilmeleri icap eden uçuş yolu toleransları sevk yakıtı sarfiyatı üzerinde müessirdirler ve aşağıdaki hususları ihtiva ederler: a. Bir roket motor grubu karışım oranında, imalatçı tarafından teslim edildiği zaman mevcut bulunan (azami ve asgari hadler dahilinde) değişiklik. b. Sevk yakıtı pompa giriş basıncında, her yakıta ait hızlandırma basınç farklarından ileri gelen değişiklikler. c. Gaz jeneratörleri, sıvı oksijen basınç ayarlama tertibatı gibi motor grubu tali sistemdeki sarfiyat değişiklikleri ve uçuş esnasında, uçuş yolunu seçilmiş bir hedefe göre ayarlamak için füzenin, hız ve irtifa değiştirmesi yüzünden meydana gelen karışım oranı değişiklikleri

TRAMBOLINE TRAINER : English Turkish military

YAYLANDIRICI TRAMPLEN:Madeni bir çerçeveye sıkı bir surette geçirilmiş ve dikdörtgen çadır bezinden yapılmış bir spor vasıtası. Öğrenci; havada zıplama ve takla atma hareketleri yaparken bunun üzerinde tekrar tekrar sıçrayabilir

TRANSACTION FILE : English Turkish military

DEĞİŞİKLİK KÜTÜĞÜ:Bir ana dosyaya işlenebilecek geçici bilgileri kapsayan dosya

TRANSATTACK PERIOD : English Turkish military

TAARRUZ SÜRESİ:
Nükleer savaşta, taarruzun başlangıcından son verilmesine kadar olan süre.
Bütünleştirilmiş tek harekat planında (the single Integrated Operational Plan) kullanıldığı şekilde bütünleştirilmiş tek harekat planının ifa edilmesinden (veya daha yakın olan düşman taarruzu) son verilmesine kadar geçen süre. Ayrıca bakınız: "postattack period"

TRANSCEIVER : English Turkish military

GÖNDERMEÇ-ALMAÇ:Hem verici hem alıcı telsiz cihazı

TRANSCRIPTION : English Turkish military

HABERİ KALIPTAN ÇIKARMA:Kriptografik yer değiştirme sisteminde, bir kalıp ve gridden, haberi kalıplama usulünden başka bir usulle metin çıkarma

TRANSFER : English Turkish military

NAKİL; AKTARMA:Bir silahlı kuvvetin bir asli teşkili, sınıfı, kategorisi, veya idari bölümdeki görevden, aynı yetkiler dahilinde, bir başka asli teşkil, sınıf, kategori veya idari bölümdeki göreve ayırma, değiştirme

TRANSFER ACTIVITY : English Turkish military

FAAL HİZMETTEN AYIRMA FAALİYET MERKEZİ:Askeri personelin emekliye ve ihtiyat sınıfına ayrılması işlemini yapmak üzere tesis edilmiş, (faal hizmetten ayırma istasyonu veya faal hizmetten ayırma noktası gibi) belirli ve merkezi bir faaliyet bürosu

TRANSFER AND COUNTER WARRANT : English Turkish military

AKTARMA VE DENKLEŞTİRME BELGESİ:ABD. de; bütçe ile ayrılan tahsisat ile Kara Ordusu avans hesaplarının denkleştirilmesi için kullanılan belge

TRANSFER APPROPRIATION : English Turkish military

AKTARMA TAHSİSAT:Başlangıçta bir Federal Devlet dairesine tahsis edilmiş olan ve fiilen kullanılmak üzere, sonradan diğer bir Federal Devlet dairesine aktarma edilen tahsisat

TRANSFER AREA : English Turkish military

AMFİBİ AKTARMA BÖLGESİ:Amfibi harekatta; kıtaların ve ikmal maddelerinin çıkarma gemilerinden amfibi araçlara nakledildiği su bölgesi

TRANSFER BERTH : English Turkish military

AKTARMA DEMİR YERİ:Bir çıkarma kıyısı dışında, amfibi aktarma hattı (transfer line) yakınındaki bir demir yeri. Aktarma demir yerinde; kıtaları, ikmal maddelerini ve teçhizatı çıkarma araçlarından amfibi araçlara nakil için, genellikle, bir vinçle teçhiz edilmiş, bir gemi veya şat bulunur

TRANSFER CIRCUIT : English Turkish military

AKTARMA DEVRESİ:İki veya daha çok ayrı şebeke arasında haberleşme trafiğinin aktarılmasını temin etmek üzere, bu şebekelerin muhabere merkezlerini birbirine bağlayan devre

TRANSFER ELLIPSE : English Turkish military

YÖRÜNGE DEĞİŞTİRME ELİPSİ; İNTİKAL ELİPSİ:Bir eliptik yörüngeden diğerine geçen cismin takip ettiği yol. Hareket ve varış yörüngelerini geniş açıda kesen yörünge değiştirme elipsi en çok enerji sarfına ihtiyaç gösterir

TRANSFER LIMIT : English Turkish military

KAYDIRMA SINIRI:Bir kontrol noktasından istikamet ve mesafece verilecek azami kaydırma. Kontrol noktalarına nispetle bu sınırlar dahilinde hesaplanan düzeltmeler, herhangi bir hedefe tatbik edilmeye ve dolayısıyla, ateş kaydırması yapmak suretiyle, bu hedefi ateş altına almaya yetecek derecede doğru kabul edilir