Multilingual Turkish Dictionary

English

English
WEIGHT ZONE : English Turkish military

MERMİ AĞIRLIK SINIFI:Aynı tip ve boyuttaki mermilerin ağırlıklarına göre, tasnifi. Belirli tipteki mermilerin ağırlıklarında bir hayli fark bulunduğundan, başka ağırlık tespit edilir ve her merminin mensup olduğu grup üzerine işaretlenir

WEIGHTLESSNESS : English Turkish military

YER ÇEKİMİNDEN KURTULUŞ; AĞIRLIKSIZ:Ağırlık, sadece belirli bir cismin fiziksel kitlesi üzerindeki yerçekimi kuvvetini yenmek için gerekli kuvvetin bir ölçüsüdür. Yer çekimi kuvveti, bir cismin diğerini çekmesinden ileri gelen bir tacil (ivme) olduğuna göre ağırlıksız bir cisme diğer bir cisme nazaran, güç itibarı ile eşit ve istikamet bakımından zıt bir tacil verildiği zaman meydana gelecektir. Yörünge üzerindeki bir arz uydusunda, uydunun arz yüzeyine teğet olan hızı, arzın uydu üzerine uyguladığı kuvveti yenmek için tam gerekli olan miktarda kuvveti vermektedir

WELDER : English Turkish military

KAYNAK MAKİNASI:Kaynak yapmak için kullanılan makina

WELFARE FUNDS : English Turkish military

SOSYAL YARDIM FONLARI:Özellikle kar getiren faaliyet merkezlerinden elde edilmiş gelirle kurulan ve devam ettirilen bütçe dışı fonlar. Askeri sosyal yardım fonları, bütçe içi tahsisatla sağlanmış moral, sosyal yardım ve eğlendirme tesisleriyle hizmetleri takviye için kullanılır. Bu fonlarla tedarik edilmiş eğlendirme tipi malzeme ve hizmetlerden, askeri personel ve yakınları birlikte faydalanırlar. Yapılan masrafların, askeri personelin öncelikle karşılanması gerekli ihtiyaçlarına nazaran bir mahiyet arz etmeleri halinde; fon, bu personelin özellikle reşit olmayan yakınları için kullanılabilir. Deniz aşırı bölgelerde fon, sivil personel ile yakınlarının arızı olarak, istifadesine arz edilebilir. Tesis komutanı tarafından sivil personelin morali bakımından, lüzumlu kabul edilen bazı eğlendirme ve mahdut sosyal yardım hizmetleri meydana getirmek üzere sivil sosyal yardım fonlarından faydalanılır. Eğlendirme tesislerinde, mahpuslar için de sosyal yardım fonları kurulabilir

WELFARE SERVICE : English Turkish military

SOSYAL HİZMET:Belirli bir insan topluluğunu, sosyal bakımdan daha iyi bir duruma sokmak maksadıyla kurulan teşkilat ve bu teşkilatın gördüğü hizmet

WELL : English Turkish military

HAVA ÖNLEMESİNDE "BELİRTİLEN CİHAZLAR İYİ ÇALIŞIYOR " ANLAMINDA BİR KOD:

WEST POINT : English Turkish military

WEST POINT HARP OKULU:New York Eyaleti'nde West Point'de bulunan ABD Harp Okulu

WET EMPLACEMENT : English Turkish military

SULU MEVZİ:Bir füzenin fırlatılışı sırasında alev kovasını, füze motorlarını ve diğer teçhizatı soğutmak için su taşırması yapan bir rampa mevzii. Ayrıca bak. "dry emplacement" ve "flame deflector"

WET FUEL ROCKET : English Turkish military

SULU YAKIT ROKETİ:Bir çeşit sıvı roketi

WET START : English Turkish military

YAŞ ÇALIŞTIRMA:Sevk yakıtı, reaktif şekilde soğutulmuş içindeki tüplere ateşlenmeden önce el ile doldurulmuş sıvı yakıtlı bir roket motorunun harekete geçirilmesi

WET STORAGE : English Turkish military

SU ÜSTÜNDE MUHAFAZA:Gemilerin veya diğer deniz vasıtalarının su üzerinde tecritli muhafaza edilmeleri

WET STOWAGE : English Turkish military

SIVI TECRİTLİ İSTİF:Büyük çaplı mühimmatın ateş almasını önlemek üzere bunları, muharebe araçlarında, etrafı yanmaz sıvı ile çevrili raflara yerleştirmek sureti ile yapılan bir istif usulü

WET TANK : English Turkish military

SIVI TANKI:Sıvı maddelerin depolanması için yapılmış tank

WHARFAGE : English Turkish military

İSKELE ÜCRETİ:Bir iskelenin kullanılması için ödenen ücret

WHAT LUCK : English Turkish military

HAVA ÖNLEMESİNDE "VERİLEN GÖREVLERİN SONUÇLARI NELERDİR/NEDİR" ANLAMINA GELEN KOD:

WHAT STATE : English Turkish military

HAVA ÖNLEMESİNDE "YAKIT, CEPHANE VE KALAN OKSİJEN DURUMUNU BİLDİR" ANLAMINA GELEN KOD:

WHAT'S UP : English Turkish military

HAVA ÖNLEMESİNDE "HERHANGİ BİR SORUN VARMIŞ" ANLAMINA GELEN KOD:

WHEEL BASE : English Turkish military

DİNGİL ARALIĞI:Birbirini takip eden tekerleklerin merkezleri arasındaki mesafe, ikiden fazla dingili olan araçlarda veya benzer sistemlerde müteakip dingil aralıkları aracın önünden arkasına doğru belirtilir

WHEEL LOAD CAPACITY : English Turkish military

YÜKE DAYANMA KAPASİTESİ:Hava alanlarındaki pistlerin, taksi yollarının, park alanlarının, uçakların veya ağırlığı fazla araçların neden olduğu basınca dayanma kabiliyeti

WHEELED LITTER : English Turkish military

TEKERLEKLİ HASTA TESKERESİ:Bak. "litter"

WHEELED VEHICLE : English Turkish military

TEKERLEKLİ ARAÇ:Tam veya yarı tırtıllı araçların aksine olarak, tekerlekler üzerine monte edilmiş araç

WHICH TRANSPONDER : English Turkish military

BİLDİRİMLİ RADYO SİNYAL CEVAPLAYICISI:Bildirimli tip radyo sinyaline cevap veren radyo verici takılı olduğunu bildiren kod. Dost düşman tanımlanması, Hava trafik kontrol Radar Bıykın Sistemi veya keşif radarı

WHIP STOLL : English Turkish military

ÇEKİŞLE PERDOVİTES; BİR HAVA MANEVRASI:Bu hareketle uçağa hızı düşünceye ve burnu birden bire aşağı doğru dikilinceye kadar tırmanma yaptırılır

WHITE DISCHARGE : English Turkish military

ŞEREFLİ TERHİS:Bak. "honorable discharge"

WHITE FLAG OF TRUCE : English Turkish military

MÜTAREKE BAYRAĞI:Düşman kuvvetler arasında bir mütareke veya her hangi bir konuşmada, muhasamatın geçici olarak durdurulmasında kullanılan beyaz bayrak. Ayrıca bakınız: "flag"