Multilingual Turkish Dictionary French

DÉPENDRE DE : French Turkish

e bağlı olmak;
e bağımlı olmak"

DÉPENS : French Turkish

[le] harç

DÉPENSE : French Turkish

"[la] gider, masraf, harcama, sarfiyat; kiler; kullanma, harcama "

DÉPENSER : French Turkish

harcamak, sarf etmek

DÉPENSER BEAUCOUP DE SALIVE : French Turkish

çok konuşmak, çene çalmak

DÉPENSES PUBLIQUES : French Turkish

devlet giderleri

DÉPENSES SOMPTUAIRES : French Turkish

aşırı harcama

DÉPENSIER : French Turkish

tutumsuz, savurgan

DÉPERDITION : French Turkish

"[la] azalma, eksilme; yok olma"

DÉPERSONNALISATION : French Turkish

[la] kişilik kaybı

DÉPEUPLEMENT : French Turkish

[le] nüfusu azalma, tenhalaşma

DÉPEUPLER : French Turkish

halkını dağıtmak, nüfusunu azaltmak, tenhalaştırmak

DÉPIAUTER : French Turkish

derisini yüzmek

DÉPILATION : French Turkish

[la] kıl dökme

DÉPILATOIRE : French Turkish

kıl dökücü (ilaç)

DÉPILER : French Turkish

kıllarını düşürmek

DÉPISTER : French Turkish

"izini sürmek, izinden bulmak; saptamak, ortaya çıkarmak"

DÉPIT : French Turkish

[le] gücenme, küskünlük, küsme

DÉPITER : French Turkish

gücendirmek, küstürmek, can sıkmak

DÉPLACEMENT : French Turkish

"[le] yer değiştirme; seyahat; deplasman"

DÉPLACER : French Turkish

"yerini değiştirmek; transfer etmek; tayin etmek "

DÉPLACÉ : French Turkish

yersiz, uygunsuz, sırasız

DÉPLAIRE : French Turkish

"hoşa gitmemek; gücendirmek "

DÉPLAISANT : French Turkish

hoşa gitmeyen, hoş olmayan

DÉPLAISIR : French Turkish

[le] hoşnutsuzluk, can sıkıntısı