Multilingual Turkish Dictionary

French

French
DÉPUTER : French Turkish

"milletvekili olarak göndermek; yetkili olarak göndermek"

DÉPUTÉ : French Turkish

[le] [la] milletvekili, mebus

DÉPÉRIR : French Turkish

"zayıflamak, sonuna yaklaşmak; bozulmak, solmak"

DÉPÊCHE : French Turkish

"[la] resmi mektup; telgraf"

DÉPÊCHER : French Turkish

"çabucak yapmak; koşturmak "

DÉPÔT : French Turkish

"[le] emanet; depozito; çökelti; depo; nezarethane"

DÉRACINEMENT : French Turkish

"[le] kökünden sökme, söküp atma; yok etme"

DÉRACINER : French Turkish

"köküyle sökmek; söküp atmak, yok etmek"

DÉRAILLEMENT : French Turkish

[le] raydan çıkma

DÉRAILLER : French Turkish

"raydan çıkmak; doğru yoldan çıkmak"

DÉRAISON : French Turkish

[la] akılsızlık

DÉRAISONNABLE : French Turkish

saçma, akılsızca

DÉRAISONNER : French Turkish

saçmalamak, sapıtmak

DÉRANGEMENT : French Turkish

"[le] sırasını bozma; bozukluk, bozulma; rahatsızlık; tedirginlik"

DÉRANGER : French Turkish

"yerinden etmek; bozmak, düzenini bozmak; rahatsız etmek; tedirgin etmek "

DÉRAPAGE : French Turkish

[le] (tekerlek) kayma

DÉRAPER : French Turkish

(gemi demiri\\tekerlek) yerden kesilmek

DÉRATISER : French Turkish

sıçanları yok etmek

DÉRATÉ : French Turkish

[le] [la]

DÉRIDER : French Turkish

yüzünü güldürmek, neşelendirmek

DÉRISION : French Turkish

[la] alay, gülünçleştirme

DÉRISOIRE : French Turkish

alaylı, gülünç

DÉRIVATIF : French Turkish

[le] eğlence, avuntu

DÉRIVATION : French Turkish

"[la] (akarsu) yatak değiştirme; yolundan sapma"

DÉRIVE : French Turkish

"[la] sapma; rotadan ayrılma; dümen"