Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
HERRSCHAFT : German Turkish

" [die] saltanat, egemenlik, hâkimiyet; iktidar, hükümet; ev sahibi ve sahibesi"

HERRSCHEN : German Turkish

" hüküm sürmek, saltanat sürmek; hâkim olmak"

HERRSCHER : German Turkish

(in [die])[der] hükümdar

HERRSCHSUCHT : German Turkish

[die] iktidar hırsı

HERRÜHREN : German Turkish

ileri gelmek, kaynaklanmak, çıkmak

HERSAGEN : German Turkish

ezberden söylemek

HERSTAMMEN : German Turkish

gelmek

HERSTELLEN : German Turkish

yapmak, üretmek, imal etmek

HERSTELLER : German Turkish

[der] yapımcı, imalatçı, fabrikatör

HERSTELLUNG : German Turkish

[die] yapım, üretim, imal

HERSTELLUNGSKOSTEN : German Turkish

maliyet fiyatı

HERUM : German Turkish

" çevrede, etrafta; yaklaşık, kadar, takriben"

HERUMDREHEN : German Turkish

çevirmek

HERUMFÜHREN : German Turkish

gezdirmek, dolaştırmak

HERUMGEHEN : German Turkish

gezmek, dolaşmak

HERUMIRREN : German Turkish

şaşkın gibi dolaşmak

HERUMKRIEGEN : German Turkish

kandırmak

HERUMLAUFEN : German Turkish

gezmek, dolaşmak

HERUMLIEGEN : German Turkish

yerlerde sürünmek

HERUMLUNGERN : German Turkish

aylak aylak dolaşmak, sürtmek

HERUMREISEN : German Turkish

dolaşmak

HERUNTER : German Turkish

aşağıya

HERUNTERFALLEN : German Turkish

aşağıya düşmek, dökülmek

HERUNTERGEHEN : German Turkish

" aşağıya inmek; (fiyat) inmek, düşmek"

HERUNTERGEKOMMEN : German Turkish

sefil, perişan